|
No surprize... No comment...

Mesut Yılmaz, Tantan''ı İçişleri Bakanlığı''ndan kaydırıp istifaya zorladıktan sonra, gazetecilerin bu konuyla ilgili sorularına İngilizce cevaplar vermişti..

-No surprize, no comment, demişti..

Yani "sürpriz yok, yorum yok" demişti..

Bizim medyamız, her Türk yurttaşının İngilizce bildiğini varsaydığı için, bu "no surprize, no comment" açıklamasını, olduğu gibi yayınladı.

Oysa İbrahim Tatlıses''e atfedilen "Urfa''da Oksford vardı da, İngilizce öğrenmedik mi" cümlesinin, halk arasında ne kadar benimsendiğini biliriz..

Bu yüzden Mesut Yılmaz''ın "Tantan olayı"nı İngilizce sözcüklerle yorumlaması da, çifte kavrulmuş bir öfkeye sebep oldu..

Bunu, siz sayın okurlarımızdan gelen tepki mesajlarına bakarak anladık..

Aslında Mesut Yılmaz''ın İngilizcesi, artık evrensel olan bir dilin deyimlerine dayanıyordu..

Mesela çoktandır görmediğiniz eski bir arkadaşınızı görünce, Kızılderili reisler gibi, beyaz-perde İngilizcesi ile duygularınızı seslendirebilirsiniz..

-Long time-to see, dersiniz..

Ya da, bir Amerikalı turist kızla flört etmek istersiniz, ama İngilizceniz yeterli değildir..

Me Tarzan, you Jane, diyebilirsiniz.

Her dil gibi, İngilizce''nin de "argo"su ve "deyim"leri vardır..

1960''ların başında İngiltere''de, Stroud diye bir kasabadaki fabrikada, yaz tatilinde işçilik yaptım..

Hep devlet okullarında okuduğum için, İngilizcem çok zayıftı..

Fabrikada beraber çalıştığım işçiler, ikide bir tezgahı bırakıyor ve giderken bana şöyle diyorlardı..

-I am going to see my uncle!..

Yani "amcamı görmeye gidiyorum" diyorlardı. Ben de, bunca yaşlı-başlı adamın hepsinin amcasının olmasına ve yeğenlerini sürekli ziyaret etmelerine, şaşırıyordum..

Meğer "amcamı görmeye gidiyorum" demek, "tuvalete gidiyorum" anlamına gelirmiş..

Şimdi İngilizce öğrenmek kolaylaştı, yaygınlaştı..

"Globalleşme"nin etkileri ile, bu iş zorunluluk da kazandı..

Basılı sözlüklere gerek yok.. İnternete girip, İngilizce kelimeleri de, argo sözcükleri de bulabilirsiniz..

"Tantan Olayı"nı "no surprize, no comment" diye cevaplayan Mesut Yılmaz''a, ileride lazım olabilir diye, İngilizce argonun bazı kelimelerini çıkarttık.. Şöyle ki..

Backhander- Rüşvet

Banged Up- İçeri tıkılmak

Bobbie- Polis

Prat- Sersem

Skank- Hırsızlık

To Nick- Çalmak

Stuffy Puff- Gaz çıkartmak

Aslında gerçekten herkesin, biraz İngilizce öğrenmesi şart..

İki kedi karşılaşmışlar.. Biri "miyav, miyav" demiş.. Diğer kedi buna, "hav, hav" diye cevap vermiş..

Birinci kedi öfkeli, azarlamış ikinci kediyi..

-Neden bütün kediler gibi, miyavlamak yerine bir köpek gibi havlıyorsun?

İkinci kedi gülmüş..

-Bu zamanda herkes bir yabancı dil konuşuyor, diye cevap vermiş..

Bakalım ileride, "Tantan Olayı"na benzer bir durum meydana gelirse, bir İngiliz politikacı gazetecilere Türkçe, "Sürpriz yok.. Yorum yok" diyecek mi?

Yani bu dildeki globalleşme "jack valf" gibi, tek taraflı çalışıyor.. İngilizce geliyor ama Türkçe gitmiyor.

Bilinen hikaye vardır.. Fransa''ya giden iki Türk''e, her kelimenin sonuna "asyon" takısını eklerseniz, Fransızca olur, diye öğüt vermiş yakınları..

Paris''te lokantaya girmişler. Garson sipariş almak için yanlarına gelince, en ileri zekalı olanı, isteklerini sıralamış..

-Ekmekasyon.. Şarapasyon.. Etasyon.. Sebzeasyon.. Çukulatalı pastasyon..

İstedikleri herşeyi getirmiş garson..

Sonra eğilmiş siparişi verenin kulağına..

-Ben Türk olmasaydım, şimdi siz yokasyon yerdiniz, demiş..

Neyse.. No surprize, no comment..

Muhteremler ileride "Magna Carta"yı da öğrenir elbet..

ŞAKA

"Hayalet uçaklar"a RTÜK!..

Radarda görünmeyen Amerikan "F-117" uçaklarının saptanabilmesi için, gerek Çin gerekse Rusya, yeni model radar üretmek üzere araştırmalara başlamışlar..

Hiç büyük çabalar harcamasalar..

Olayı bizim iktidar ortaklarına getirsinler..

Bu "F-117"leri de, RTÜK Yasası içine aldırsınlar..

"Hayalet uçaklar" da, bir anda şeffaflaşır..

Bu arada pilotlar da, ağır cezalar yer.. Ama susarlarsa, hiçbir şey olmaz..

VATANDAŞLIK

Gören de, çıkan da belli!..

İhlas Holding''in veliahtı Mücahit Ören''in Amerikan vatandaşı olması, doğal olarak medyanın ilgisini çekti.. Haberlere göre, Mücahit Ören''in eşi Amerikalı olduğu için, o "eş durumundan" Amerikalı olmuş..

Acaba, "eş durumundan ötürü", kaç kişi Türkiye''ye dönemiyor?

Ya da Şükrü Karahasanoğlu gibi "banka durumu"ndan ötürü Türkiye''ye dönemeyen kaç kişi var..

Nevşehir Milletvekili Mehmet Elkatmış''ın soru önergesini, eski İçişleri Bakanı Tantan cevaplamış ve bizler de, kimlerin girip-çıktığını öğrenmiştik Türk vatandaşlığına.

Özetle, son 10 yılda 365 bin Türk vatandaşı, bir başka ülkenin vatandaşlığını seçmiş..

Buna karşı da 289 bin kişi, Türk vatandaşı olmuş..

Gelenlere "hoş geldin" diyoruz..

Peki gidenler, nerelere gitmiş acaba?

İşte ülkeler ve Türk vatandaşlığından ayrılıp, o ülke vatandaşlığını seçenlerin bazılarının sayısı.

Almanya 297 bin kişi.. Avusturya 40 bin kişi.. Hollanda 4 bin kişi.. İsveç 15 bin kişi.. Amerika 432 kişi.. Fransa 174 kişi.. Yunanistan 78 kişi.. Avustralya 338 kişi.. Belçika 62 kişi.. Kanada 12 kişi..

Görüldüğü gibi "bir kişi" haberdir, "binlerce kişi" sadece istatistiktir..

Kimbilir, bu binlerce kişi arasında, ne biçim haber olacak öyküler vardır.

23 yıl önce
No surprize... No comment...
İsmailağa buluşması
Nezahet, Zarafet ve Nezaket...
İmalat PMI, kredi kartı harcamaları ve Fed
Kim bu çılgın tüketiciler
Yıl 2030: Sokak köpekleri simülasyonu