|
Haklı çıkmak beni mutlu etmiyor

Dün, üç değerli bakanımız, Bakanlar Kurulu Toplantısı''na, "makam araçları" yerine, "özel" otomobilleriyle gelmişler.

Resmî gündemi olmayan toplantıda, kamuda uygulanacak tasarruf tedbirleriyle ilgili her bakanlığın ayrı ayrı yaptığı, bundan sonra yapacağı çalışmalar görüşülmüş.

Ajans haberi...

Bakanlar Kurulu toplantısına makam aracıyla gelen Vakıflardan Sorumlu Devlet Bakanı Yüksel Yalova, Vakıflar Bankası Kanunu''nda "tasarruf tedbirleri" doğrultusunda bazı değişiklikler yapacak.

Tekel Genel Müdürlüğü yeniden yapılandırılacak.

Türk Sivil Havacılık Kanunu "bir kez daha" gözden geçirilecek.

Bakanlar Kurulu Toplantısı''na özel aracıyla gelen Turizm Bakanı Erkan Mumcu da, "üzerine düşenleri" yaparak turizm gelirlerini patlatacak.

Görüyorsunuz, hükümet çalışıyor.

Hükümet çalıştıkça, döviz fiyatları fırlıyor.

Dolar, dün, serbest piyasada 1.3 milyon TL''den işlem gördü.

TBMM Başkanı Ömer İzgi de aynı gün bir açıklama yaparak, "Başkan Danışmanı" sıfatıyla her ay devletten 1 milyar lira maaş alan 70 kişinin durumunu gözden geçireceklerini söyledi.

"Meclis Başkanı olunca" diyor İzgi, "42 başdanışmanım, 28 danışmanım olduğunu öğrendim. Başdanışmanlar 1.3 milyar, danışmanlar 1 milyar lira alıyor. İçlerinde eczacı olanlar bile var. Biri, eski milletvekillerinden birinin oğluymuş. Eczacı başdanışmana ne danışayım ben?"

Danışmanların çoğu Meclis''e bile uğramıyormuş.

"Hepsini emekliye sevkedeceğim" diyor İzgi.

Tabii, hoş şeyler bunlar.

İnsanın, nasıl derler, gözleri yaşarıyor.

Sırada lojmanlar ve kamuya ait dinlenme tesisleri var.

25 bin kamu aracı da "elden çıkarılmayı" bekliyor.

Peki, hükümet "çalışıyormuş gibi" yaparken, Derviş cephesinde neler oluyor?

Derviş, Bulgaristan''ı batırmaktan sabık IMF''nin yeni Türkiye Masası Şefi Finlandiyalı Juho Kahkonen''le görüştükten sonra, yarın açıklayacağı "Ulusal Program" üzerinde son rötuşları yapacak.

"Derviş programı" üç aşağı beş yukarı şöyle:

KDV oranları artacak.

Kredi faizleri "birazcık" düşecek.

Üç kamu bankası birleştirilecek.

Akaryakıta döviz artış oranında zam yapılacak.

Özelleştirmeye hız verilecek.

Ama hiçbir şey değişmeyecek.

Türkiye''yi "siyasetsizlik" kulvarında yokoluşa sürükleyen tahakküm mantığı hayatiyetini koruduğu sürece hiçbir şey, ama hiçbir şey değişmeyecek.

Daha önce kaç kez yazdığımı hatırlamıyorum.

Siyaset olmayınca hükümet de olmaz.

Demokrasi de olmaz.

Hukuk da olmaz.

Ekonomi de olmaz.

Para da olmaz.

Siyaset olmayacaksa, Kemal Derviş''in "malumun ilamı" anlamına gelen pansuman tedbirleri hiçbir işe yaramayacak

Korkarım ki Saliha Hanım, "İnsanların evlerine ekmek değil de demokrasi götürmelerini salık veren" bizim gibi "fildişi kule aydınları" bir kez daha haklı çıkacak.

23 yıl önce
Haklı çıkmak beni mutlu etmiyor
Kendisini değişim sanmak...
Mülâhaza etmek
Bereket
Azınlığın zenginliği ile 1 Mayıs'ın yoksulluğu
Tadımlık hile