|
Rize"de de söyledi, Mardin"de de…

Başbakan Erdoğan her türlü etnik milliyetçiliğe karşı olduğunu söylüyor.

Her türlü ırkçılığa karşı olduğunu vurguluyor.

Türkçülüğe de, Kürtçülüğe de…

Sonra ekliyor:

"Biz her türlü milliyetçiliği ayaklarımızın altına almış bir iktidarız."

Kılıçdaroğlu ne yapıyor peki?

Kalkıp bu sözü bağlamından kopartarak kullanıyor.

Daha açık bir ifadeyle çarpıtarak sunuyor.

Sözünün önünü kesiyor, arkasını görmüyor, ortasındaki bir lafı alıp siyasi ahlakla bağdaşmayan bir tavırla eleştiri konusu yapıyor.

Tam bir siyasi Bektaşilik örneği…

Düpedüz bir istismar siyaseti…

Başbakanın, "Her türlü milliyetçiliği ayaklarımızın altına alan bir iktidarız" sözünü alıp bağlamından kopartarak takdim eden Kılıçdaroğlu kalkıp siyaseten ahlaki olmayan bir başka özrü ortaya koyuyor.

Hiç gereği yokken ve yeri değilken "Atatürk"ün arkasına sığınıyor.

CHP"lilerin her seferinde yaptığı gibi…

Başbakanın bu sözleriyle "Atatürk milliyetçiliği"ne de karşı olduğunu kendince ortaya koymaya çalıştı.

"Atatürk milliyetçiliği" elbette bahsimiz değil.

Çünkü onun da bin bir tanımı var.

Herkesin kendi meşrebine göre nasıl bir Atatürk"ü varsa, herkesin farklı Atatürkçülükleri varsa, "Atatürk milliyetçiliği"ne dair de onlarca tanım var…

"Atatürk milliyetçiliği" dediği şey, şayet Birgül Güler Ayman"ın o dibine kadar ırkçılık, ayrımcılık ve faşizm kokan ulusalcılığı ile aynı şey ise hemen belirteyim ki bu anlayış Türkiye toplumunun barışını ve kardeşliğini zehirleyen bir şeydir…

Görünen o ki CHP kendi ırkçı/ulusalcı anlayışını Atatürk üzerinden meşrulaştırmaya çalışıyor.

Atatürk"ün sırtına binen bir CHP, Türkiye toplumunun sırtında da bir yük olarak duruyor.

Kılıçdaroğlu tıpkı merdi kıptı gibi sirkatin söylüyor.

Belli ki ne Başbakanın nerde ne söylemiş olduğundan haberdar, ne de AK Parti"nin programından haberdar.

Şayet AK Parti"nin programını okumuş olsaydı görürdü ki AK Parti sadece etnik milliyetçiliğe değil dinsel ve bölgesel milliyetçiliklere de karşı olduğunu ilk günden açıklayan bir partidir…

Başbakan Erdoğan her türlü ırkçılığa, her türlü etnik milliyetçiliğe karşı çıktığını partisini kurduğu yıllardan beri defalarca hem Rize"de, hem de Mardin"de açıklamış biridir.

Sadece Rize değil Ordu"nun, Kayseri"nin, Adıyaman"ın, Diyarbakır"ın miting meydanları bu sözlerle yankılanıp durmuştur.

Dolayısıyla Kılıçdaroğlu"nun "Yüreğin yetiyorsa aynı sözleri Rize"de çık söyle!" lafları cehaletten kaynaklı değilse tam bir istismar siyasetidir.

Başbakanın yüreğini sorgulamak Kılıçdaroğlu"nun boyunu aşar.

Kılıçdaroğlu önce dürüst davranmalı.

Siyasi Bektaşilik rolüne soyunacağına o sahici Bektaşilikteki dürüstlüğü esas alsın.

Hani Bektaşi"ye sormuşlar, "Niçin namaz kılmıyorsun?" diye.

Bektaşi Kur"an"dan bir ayete göndermede bulunarak, "Kur"an namaza yaklaşmayın diyor!" yanıtını veriyor.

Oysa o ayetin öncesinde "İçkili iken" şartı vardır.

Yani "İçkili iken namaza yaklaşmayın" der ayet.

Kılıçdaroğlu, Başbakanın etnik milliyetçiliği ve ırkçılığı eleştiren sözlerinin hemen arkasından sarfettiği "Her türlü milliyetçilikleri ayaklarımızın altına almış bir iktidarız" lafını o Bektaşi mantığıyla çarpıtarak takdim etmesi CHP siyasetinin içine sürüklendiği kalitesizliği gösteriyor.

Başbakanın bu sözlerinden vatanseverlik anlamındaki bir milliyetçiliğe karşı çıkıldığı sonucunu çıkarmak için insanın ya aklından yana bir sorununun olması, ya da siyasi bir düşmanlıkla malul olması gerekiyor.

Belli ki Kılıçdaroğlu siyasi rekabet yerine siyasi düşmanlığı esas alan bir anlayışa sahip.

Bu da haliyle her türlü çarpıtmayı meşru gören bir siyaset anlayışını beraberinde getiriyor.

Çok yazık!

Bitirmeden hatırlatayım…

Rizeliler de Mardinliler de Başbakanla aynı inanç sistemine mensupturlar.

Rizelilerin de Mardinlilerin de inançları onlara şöyle der:

"Her türlü etnik milliyetçilik ve ırkçılık Şeytandandır. Arabın Aceme, Acemin Araba hiçbir üstünlüğü yoktur. Bütün mü"minler kardeştirler ve hepsi bir tarağın dişleri gibi eşittirler."

Başbakanın dediği de budur.

AK Parti"yi Türkiye"nin partisi haline dönüştüren de bu kuşatıcı, birlikçi ve eşitlikçi kardeşlik ve vatandaşlık anlayışıdır.

11 yıl önce
Rize"de de söyledi, Mardin"de de…
Üslubumuz her zaman yumuşak mı olmalı?
Sosyal medya özgürlükçü mü demiştiniz?
6’lı masada 300 bin dolar alan döviz fırsatçısı lider Kılıçdaroğlu mu; para kaynağı yasal mı?
“Görüntülere kazak ören aldatılmış büyükanneler” Türkiye’si...
Meselemiz “hesapsızlık”