|
Çanakkale Savaşı başlarken

Ünlü İngiliz şairi Rubert Brook''tan bahsediyor Mehmet Niyazi "Çanakkale Mahşeri" adlı eserinde:

Asker elbisesi giydiği gün Rubert Brook''un alev yüklü şu satırları hemen hemen bütün gazetelerde yer aldı:

''İnanılmayacak kadar güzel bir şey bu!... Kaderimizin bize bu kadar yardımcı olacağını tasavvur edemezdim. Demek Galata Kulesi toplarımızın altında paramparça olacak!... Demek deniz top gülleleriyle kana boyanıp, müslüman leşiyle dolacak!...

Demek Ayasofya''nın mozaikleri, halıları, İstanbul''un lokumları bizleri bekliyor. Demek ki bizler tarihte bir çağın dönüm noktasını yaratacağız. Oh Tanrım! Hayatımda, bu kadar mutlu olmamıştım! Tamamen bir yöne akan ırmak gibi!... Birden anladım ki, çocukluğumdan beri hayatımın tek arzusu İstanbul''a karşı askerî bir harekâta katılmakmış...''

Ezan okunduğu sırada

Avukat arkadaşlarımızdan birisi, çoluk çocuğunu alıp Mek Donalds''a gidiyor. Şişli''deki Mek Donalds tıklım tıklım. Kalabalığa dahil olup, onlar da bir tıklım oluşturuyorlar... Hamburgerler, kolalar söyleniyor. Herşey güzel. Müzik iyi, garsonlar biraz donuk da olsa saygılı...

O sırada ezan okunmaya başlıyor. Bir yanda bangır tonundan müzik, bir yanda ezan! Avukat arkadaş kalkıyor, yetkiliden bir müddet için müziği kısmasını rica ediyor.

- Neden?

- Ezan okunuyor, bitene kadar...

Yetkili gayet sakin.

- Bizde ezan okunurken müziği kapatacağız diye bir kural yok diyor.

Gerçekten de Mek Donalds denen yerlerin kuralları vardır. Patates New York''ta kaç dakika kızartılıyorsa, Paris''te de İstanbul''da aynı dakikada kızartılır. Köftenin tadı her Mek Donalds dükkanında aynıdır. Bu da "kurallar" sayesinde sağlanmaktadır.

Amma velakin, "çok uluslu" tabir edilen bu tür şirketler, standardı oluşturmak ve korumak için bu tür kuralları uygular ve ayrıca asıl maksat daha çok para kazanmak olduğundan, "yerel" sayılabilecek örf, adet, gelenek ve göreneklere, alışkanlıklara da saygıda kusur etmemeye çalışırlar. Hele inanç, bunların da üstündedir.

Mesela Hindistan''da açılan bir Mek Donalds, köftelerinde inek eti kullanılmadığını anlatmak için, göbeğini çatlatana kadar çaba sarfedebilir; üzerinde "Türk ve Amerikan tütünlerinden yapılmıştır" yazısından rahatsız olan Yunan sigara tiryakilerinin tepkisini çekmemek için, Camel sigaralarının üzerinden "Türk" kelimesini hiç tereddütsüz kaldırabilir. Nitekim öyle de olmuştur.

Eğer Şişli Mek Donalds''taki "yetkili" sıfatıyla avukatımıza cevap veren ve ezan okunurken müziğin sesini kısmayan bir yabancı olsaydı, mutlaka saygıyla karşılar ve üç dakika için müzikten feragat ederdi. Ama bizden olunca, durum farklı.

Adam "Öyle bir kural yok" diyor da "Peygamber" demiyor...

Bizim avukat da ne yapsın, adamın kafasını gözünü yaracak değil ya, "Yerim ulan sizin kuralınızı" deyip terkediyor.

Çok şükür, böyle bir şey benim başıma gelmiyor; çünkü İnegöl Köftecisi yahut Tekirdağ o da olmazsa bir başkasını tercih ediyorum. Onlar dururken Mek Donalds gibi yerlere gitmiyorum. Arkadaşımıza da aynı şeyi tavsiye ettim.

Koç gibi abilerden rica

Sevgili koç gibi abilerim, ablalarım... Onların çocukları, köpekleri ve kedileri...

Sakın, Gökhan Özcan''ın yaptığı tavsiyeyi dikkate alıp da bu memleketi terketmeye kalkmayın. Bu memlekete yaptığınız hizmetlerden vazgeçerek, Amazon ormanlarına üniversite kurma fikrini kesinlikle ciddiye almayın.

Yine ülkenize koç gibi hizmet etmeye devam edin. Orman dediğin, üç tane ağaç, beş tane fidan...

Recep Tayyip Erdoğan''ın Pınarhisar''daki misafirliğinin bitmesine 2 gün kaldı.
Tekel''e kınama

Beni azad et şarkısında rakı reklamı yapan Kayahan''a bir plaketi bile çok gören Tekel idaresini kınıyoruz.

Dr. Sedat Sivasloğlu

Çabuk gel Şafak

Dün bir ameliyat geçiren değerli çalışma arkadaşımız Şafak Bozkurt''a geçmiş olsun diyerek, acil şifalar diliyoruz.

25 yıl önce
Çanakkale Savaşı başlarken
Öğretmene ilave bir derece verilir mi?
Ukbe b. Nâfi’nin cehdi
İğne ve çuvaldız…
İhracatta Türkiye
Hizmet sektöründeki enflasyon işleri zorlaştırıyor!