|
Dürüst adamların öyküsü

Burkina Faso. 1983''te yaşanan fırtınalı ihtilalden sonra ülkenin yönetimine el koyan otuz üç yaşındaki genç yüzbaşı Thomas Sankara''nın ilk icraatı, ülkesinin Fransız sömürgesi olduğu dönemden kalma Yukarı Volta olan ismini değiştirmek olmuştu. Burkina Faso, "Dürüst insanların ülkesi" anlamını taşıyor. Yüzde ellisi Müslüman olan ülkenin sosyalist devrimcisinin ikinci önemli icraatı ise, bu isme yakışır bir toplum düzeni tesis etmek için öncelikle rüşvet ve yolsuzlukların üzerine gitmek olmuştu. Yolsuzluktan ilk yargılananlardan biri, sabık başkan Sangoule Lamizana olmuştu. 1987''de eski dostu ve sağ kolu olan Blaise Compaoré tarafından katledildi. Yolsuzluk iddiaları, Sankara''ya da bulaştırıldı. Burkina Faso, bugün dürüstlükten ziyade yoksullukları ve dine karşı hoşgörülü insanlarıyla tanınıyor.

Almanya. Batı liderliğindeki yeni dünya düzeninin en güçlü üyelerinden bir tanesi. Avrupa Birliği''nin lokomotifi olan ülkenin bugünlere gelene kadar başından yığınlarca macera geçmiş. Berlin Duvarı''nın yıkılmasıyla birlikte sona eren Soğuk Savaş''ın hemen öncesi ve sonrasında bu devasa ülkenin yükü Helmut Kohl''un sırtına yüklenmişti. Almanya tarihinin en önemli şahsiyetlerinden biri olan Helmut Kohl, şu günlerde partisine usulsüz yollardan bağış kabul ettiği iddiasıyla zan altında. Partisi olan Hıristiyan Demokratlar''ın da tepkisini çeken Kohl, parti kasasına giren ve kayıtlara geçirilmeyen 11 milyon Alman Markı''nın nereden geldiğini açıklamıyor. Bu hafta başı ortaya atılan bir iddiaya göre müteveffa Fransız Cumhurbaşkanı Francois Mitterand da milyonlarca dolar bağışı Kohl''ün partisine yönlendirmiş. Güya Fransız petrol devi Elf, "Avrupa''nın geleceğine yatırım yapmak" amacıyla, Kohl''ün seçim kampanyasına maddi destek sağlamış. Kohl, şimdilik tüm rüşvet ve suiistimal iddialarını reddediyor, ancak skandal daha şimdiden iki Hıristiyan Demokrat''ın canına mal oldu.

İsrail. Arap Müslüman aleminin ortasına konduğu günden bu yana Yahudilik idealleri uğruna mesele çıkarmaktan başka bir derdi olmayan ülke, şu sıralar büyük bir skandalla çalkalanıyor. Mevcut Cumhurbaşkanı Ezer Weizman, bakanlığı ve milletvekilliği döneminde vergi kaçırdığı ve kanunsuz bir şekilde parasal yardım aldığı iddiasıyla suçlanıyor. Weizman, nedense tüm diğer devlet adamları gibi iddiaları reddediyor ve istifa etmesini isteyenlere tehditler savuruyor. İsrailli araştırmacı yazar Yoav Yitzak''a göre, Weizman''in bu tutumu polis araştırmasına ciddi bir sekte vuruyor. Skandalı ortaya çıkaran Yitzak''a göre Weizman, bir işadamı olan Sarousi''den beş yüz bin dolara yakın para almış ve bunu Araplar''la çıkan bir çatışmada yaralanan oğlunun tedavi giderlerini karşılamak için kullanmıştı. Weizman''a göre, bu iddia abartılı ve yanlış yönlendirici. 75 yaşındaki Cumhurbaşkanı, "dostlarından gelen bu tür hediyeler" karşılığında hiçbir menfaat sağlamamış ve görevini suiistimal etmemişti.

Azerbaycan. Ülkedeki yolsuzluk ve rüşvetin önlenmesi için, başbakan 1990''da Türkiye''den yardım ister.

Türkiye. Kırka yakın senedir aktif siyasetin içinde bulunan ve şimdilerde yeniden Cumhurbaşkanlığı''na seçilmek için türlü hesaplar güden Süleyman Demirel, yeğeni Yahya Demirel ve kardeşi Hacı Ali Demirel''den, "dostları" Çörtük ve Çağlar''dan sonra Türkiye yolsuzluk tarihine şimdi de Murat Demirel''i kazandırdı. İlksan skandalında "Verdimse verdim" anlayışıyla hareket eden Demirel''i, Budapeşte''de hangi karanlık gerekçelerle yumruklanan Mesut Yılmaz ve hakkında yüce Meclisimiz''ce temizlenmiş kalın dosyalar bulunan diğer liderlerimiz izliyor.

Devlet adamları ve yolsuzluk. Ayrılmaz ikili.

"Doğru dürüst adamların ülkesi" bir ütopya mı yoksa?

24 yıl önce
Dürüst adamların öyküsü
Kuklaları oynatan Derin Kuklacılar?
‘Susadım çeşmeye varmaz olaydım’
Türkiye’yi devşirme kurtarıcılardan kurtarma mücadelesi…
Ankara’da vekâletler çekişmesi
Kibirleri boyunlarını aşan muhterisler kim?