canlıların en üstünü en mükemmeli olan insanları idare eden şahsiyetler, üstün yaratılışlı varlıklardır..
sayıları az olan bu insanların malik olduğu belli başlı sıfatlar ve özellikler nelerdir? gerçekten meraka değer..
bir liderin hemen ilk bakışta göze çarpan hususiyeti, dinamik ve sür''atli bir hareket kabiliyetine sahip bulunmasıdır.. sür''atli karar verir, yeni şartlara ve yeni durumlara hemen intibak eder, yeni ihtiyaçlara göre derhal yeni kararlara, yeni teşebbüs ve yeni hareketlere girişir...
karar vermek ve harekete geçmek için aslında ve evvela, mevcut durumu derhal kavrayacak, sür''atle tahlil ve idrak edecek bir zihin yapısına sahip bulunmak gerekir.. bu kudret, siyasilerin hemen hepsinde mevcuttur.. hadiseleri ve sebeplerini kavramakta, derinliğine, genişliğine ve ayrıntılarına kadar anlamakta ve sezmekte ustadırlar..
kararlarının ve hareketlerinin ana kaynağı ve mesnedi bu güçtür...
bu güç bazen var olan şartların hepsini idrak etmeye kafi gelmeyebilir.. bu takdirde ortaya ya yanlış bir karar çıkacaktır, yahut ta bir kararsızlık ve tereddüt hali doğacaktır...
yanlış karar yeni yanlışlıklara ve güçlüklere sebebolacaktır.. bu güçlükler, yeni gayretleri ve uyanışları davet ederse eğer, yanlışlıklar ve yanlış kararlar doğru kararlara ve düzelişlere tahavvül edebilecektir.. yanlış icraatın doğurduğu olumsuz halleri ve kötü etkileri ortadan kaldıracak yeni teşebbüsler bu suretle gündeme gelebilecektir...
esas konuyu iyi kavrayamamaktan ileri gelen tereddüt ise, klasik strateji teorilerinde daima tekrarlandığı gibi yanlış karar vermekten daha kötüdür.. ve bir siyasinin veya bir yöneticinin hareketsiz kalmasına, enerjisini ve fiziki, ruhi kuvvetlerini kullanamamasın a sebebiyet vermektedir...
siyasetçinin veya yöneticinin en mühim özelliklerinden birisi de hiç şüphesiz, ''fikri takib'' sahibi olmasıdır.. içinde bulunduğu hallerin ve çözmeye çalıştığı problemlerin birbirini izleyen safhalarını asla gözden kaçırmaması, bir kopukluğa, bir ihmalkarlığa meydan vermemesi gerektiğini iyi bilmesidir.. emri altındaki kurumlara ve şahıslara tevdi ettiği vazifelerin yerine getirilip getirilmediğini daimi surette takibetmesi, onda bir ikinci tabiat haline gelmiştir...
siyasetçinin ve idarecinin önemli bir meziyeti de siyasette ve insanlara hizmette vazife görürken cesur olması, mes''uliyet yüklenmekten, rizikoyu göze almaktan kaçınmamasıdır.. insanlık ve milleti için sorumluluk yüklenirken haklı olduğuna, vicdani ve insanı ölçülere uygun hareket ettiğine inanıyorsa eğer, bir yönetici, bir lider, bir politikacı; yürekli olmaya mecburdur.. ürkmek ve çekinmek; davasının, yaptığı hizmetin haklı ve yerinde olduğuna dair içinde şüphe taşımasının verdiği bir duygudur.. içinde bu şüpheyi taşıyan adam, zaten o işin, o hizmetin, o davanın adamı değildir.. bizim bahsettiğimiz siyasetçi ve lider o değildir...
liderin, yöneticinin ve siyasetçinin bir diğer vasfı, gerçekçi olmasıdır.. tabiatiyle bu vasıf; zihin yapısındaki sıhhatten ve ruhundaki cesaretten, daha doğrusu, gerçekleri olduğu gibi kabul edişteki cesaret ve soğukkanlılıktan ileri gelmektedir.. lider, hoşuna gitmeyen gerçekleri kabullenmekte de tereddüt edemez...
evet, bir lider hayalperest değildir, hayal peşinde koşamaz.. fakat bir de milletlerin, insanların hayatında kutsal hayaller vardır: bir yüksek başarıyı, bir hayırlı icraatı, bir ideali, bir mesleğin ve hizmetin en üst kademelerine çıkmayı hayal edersiniz; bu hayalle hakikatten uzak mesnetsiz hayali karıştırmamak lazımdır.. birisi ciddi bir plandır, bir tasavvurdur; diğeri ise bir ham hayaldir, gerçeklik duygusundan mahrumiyettir...
bir lider, adamlarını korumakta, haklarını savunmakta asla ihmalkar davranamaz.. bu; onun en belirgin, en önemli özelliklerinden biridir.. ona bağlı her insan liderinin kendisine bağlılığından bir an bile şüphe etmemelidir.. belirtmek gerekir ki, bir lider, yapılan hizmetlerin ve gösterilen sadakatin kadrini bilmek ve bunu ispat etmek zorundadır.. ta ki, bunu ispat ederken suçlu vaziyete düşmesin!...
liderin bir başka ehemmiyetli vasfı, gerek arkadaşlarına ve adamlarına, gerekse etkisi altında bulundurduğu millet veya topluluk fertlerine adaletle muamele etmektir...
lider zor vaziyetlerde en büyük zahmete ve fedakarlığa tereddütsüz katlanır.. bütün yükü kucaklamaktan çekinmez.. suç işlemişse tereddütsüz kabul eder...
sözün kısası; lider, iyiyi kötüyü en iyi bilendir; bir kahramandır; bir önderdir; bir babadır; hatta şefkatli bir anadır...
demokrasi demokrasi diyoruz ama, demokrasiyi yürüten de topluluk içinden çıkan liderlerdir...
bütün hayatı boyunca, insana ve milletine ait dertlerin acısını çeken liderden bahsediyoruz.. propaganda ile empoze edilen sun''i liderler konumuzun dışındadır...
