|
İki maçta bin milli soru

Slovakya-Türkiye ve Manchester United-Chelsea maçlarını seyrettiniz. Yanınızda da bir arkadaşınız var, hani kakara kukuru için... Siz neler hissettiniz, arkadaşınız neler hissetti. Sonra aranızda neler konuştunuz?

Hangi takımı daha çok beğendiniz?

Hangi oyuncuya hayran kaldınız?

Hangi hocanın taktiğini eleştirdiniz?

4-3-3 mü?

4-4-2 mi?

4-6-0 mı oynuyorlar?

Bu üç takımı kendi takımınızla karşılaştırdınız mı?

İsterseniz kaleden başlayıp taa ileri uca kadar 44 hatta 60 futbolcuyu bir daha hafızanızda yoklayın...

Aklınızda kalanlar neler?

Penaltı atışları?

Maç sonrası söylemlerden takıldıklarınız var mı?

Manchester''in rakibi olsak?

Hani, yani diyorum... Manchester''in rakibi olsak, bu takımı nasıl durdururuz. Yalnız dikkat edin; futbolun iki yönü var. Hem durduracaksın hem kazandığın topu oyuna sokacaksın. Top kaybetmek yok, öyle ulu orta, bam güm ileri vurmak da yok! Topu kaybedersen yandın! Bir daha ve biraz daha fazla efor sarfedip tekrar kazanacaksın ki sonuca gidesin...

Bizim Terim''in takımı bunu nasıl yapar? Kimle yapar? Ne kadar yapar?

Milli Takımımızı yermek için söylemiyorum. Takım seçimi, kadro yapısı, oyun tarzı olarak beyinlerde ampul yakmak istiyorum.

Örneğin;

Cristiano Ronaldo''yu kim tutar?

Tutar da, tutan da Essien gibi rakip kaleye atağa kalkar mı? Kalkarsa kaç kez şut çeker, arkadaşı Lampard Tuncay''a gol attırır mı?

Başka bir not;

Essien, Ronaldo''dan yediği kaç çalım sonrası bir kere bile kişilik savaşı yapıp, komplekse kapılıp sertliğe başvurmadı!

Acaba biz böyle yapabilir miyiz, yoksa baba çalımlar yiyen futbolcumuzla kırmızıya dik gider miyiz?

Ben Ronaldo''nun karşısında Gökhan Gönül''ün çok başarılı olacağına inanıyorum ama;

Ya diğerleri...

Gökhan''ı yalnız bırakırlarsa sağ kanadımız koridor olur! Ronaldo tek başına tutulmaz!

Ronaldo ancak dikkatli kademeyle ve yardımlaşmayla durdurulur... Hatta top Ronaldo''ya gelmeden, top Ronaldo''ya geldikten sonra onun orta yapacağı yerlere de tedbir alınarak Ronaldo ancak durdurulabilir. Ya da rakibe pres uygulanarak Ronaldo''ya top gelmesi engellenerek Ronaldo durdurulur. Fatih Terim''in takımı bunu başarabilir mi?

Metin Oktay''ı hatırladım

Ronaldo ikinci yarı durdu! Neden?

Taktik icabıydı da ondan; Chelsea bastırırken Manchester United kapandı. Ronaldo görevsiz kaldı... Ronaldo zaten görevini, ilk yarı performansı ve attığı o muhteşem kafa golüyle yaptı. Ronaldo ortalanan topa inanılmaz bir zıplayışla neredeyse havada beş dakka durarak çaktı kafayı!... Metin Oktay''ı hatırladım bir an...

Bizde böyle kafa vuran var mı? Zamanlama, zıplama, isabetli sert vuruş ve gol!

En iyisi Hakan Şükür''dü onun da taymingi yoktu! Ya erken ya geç sıçrardı hep...

Alay etmiyorum. Futbolcuma laf etmiyorum. Örneklerle karşılaştırma yapıyorum. Aslında sözüm;

Her harekete ayrı not veren goygoycu medyama... Bizde futbol hep tek yönlüdür. Ufak bir ışık gördük mü o futbolcuyu yere göğe sığdıramayız! Oysa gerçek o değildir, gerçek bir bütündür. Manchester ve Chelsea''de oynayan bütün futbolcular gibi... Onların hepsi komple futbolcu... Her yönleriyle futbolcu gördünüz işte finali...

Bizde hala; Emre iyi pas veriyormuş, Tuncay çok koşuyormuş, Ümit Karan çok gol atıyormuş, Alex iyi frikik kullanıyormuş, Gökhan Zan kafaya hepsinden iyi çıkıyormuş... Falan da falan... Her futbolcunun ayrı meziyeti var, hepsini bünyesinde taşıyan bir futbolcumuz bile yok!

Peki Ronaldo ne yapıyor?

Cevap; Hepsini....

Ötekiler de öyle...

Şampiyonlar Ligi final maçında 120 dakika nefes kestiler... Böyle tempolu ve mücadeleli, futbolun biz acaba neresindeyiz?

Seyrederken yorulduk. Taktik duraklamalar dahil!..

Affedin beni ama doğruyu bulmak için karşılaştırma böyle olmalı! Vatan, millet, Sakarya tamam da bir de futbolun fizik ve düşünce yönü var. Her maç kahramanlık destanıyla kazanılmıyor!

''Tenkit istemiyorum'' demek sorunu çözmüyor!

Avram, Abram''ı yaktı

Abramovitch, Chelsea için her imkanı sağladı, hatta öyle bir an geldi ki final Moskova''da oynanınca tamam dedik; Abramowitch maçı bağlar. Kupayı Chelsea alır!

N''oldu? Avram, Abram''ı yaktı. Yani her şey parayla olmuyor, her şey kurnaz kurgularla olmuyor.

Bunlardan da ders almamız gerek!

Kalecileri de gördünüz. Cech ve Van Der Saar mükemmeldiler... Saar, sanırım askerlik meselesini çözmek için 45 yaşında hala Manchester''de oynuyor!

Terry canavar gibi oynadı kafayla giren golü çıkartması bir yana kaçırdığı penaltıyla da Chelsea''yi Kupa''dan etti... Bunlar ders! Drogba da kırmızı yedi... Ama şimdi kimseler bunları suçlamayacak. Zira görevlerini yaptılar, hata da yaptılar.

Bizim yağ çekmekten bıkmadığımız Anelka orada da görev yapmadı ve de bir çuval incirin içine etti!

Kelek her yerde kelek!

Bu yazı bitmez!

Bir not daha;

Kurt hoca Alex Ferguson 85. dakikada ilk değişikliğini yaptı; maçın yıldızı Hargraeves çıktı, Giggs girdi.

Ferguson; ''defansa çekildim al Ronaldo''yu kenara, koy bir adam defansa'' demedi. Giggs''i aldı 85''te... Takımın ileri geri çalışan dinamosunu çıkarttı oyundan... Bu hem akıl hem yürek işiydi.

Bu maçı lütfen bir kere daha sanal olarak seyredin beyninizde. Neler göreceksiniz eminim, benim yazamadığım...

Takım halinde oynarsanız, zaten maç içinde her fonksiyonu denersiniz. 4-6-0 da kendiliğinden gelir.

Ön libero Göksu

Pendikspor''un genç oyuncusu Göksu 85 doğumlu, onu birkaç kez seyretme fırsatı buldum, hani öyle tonla para verip yabancı alıyorlar ya... Hani, Milli Takım''da bizim zoraki milli Aurelio var ya... Göksu gibileri gördükçe içim yanıyor. Böyle gençler varken neden yabancıya gidilir anlamıyorum! Futbolun merkezi orta sahası, futbolcunun da iyisi ciğerli olanı, denir ya Göksu''yu seyredince sizde ''Hah işte bu'' dersiniz. Ofans-defans ilişkisini çok iyi kuran, fiziği sağlam, defansından top çıkarıp, forvet arkasına sarkan, gol şansı yüksek bir oyuncu Göksu... Bu yıl Pendik''te 34 maçın 32''sinde oynamış ve 7 golü var. Göksu, Marmara Üniversitesi Spor Akademisi antrenörlük bölümü 4. sınıfında okuyor. Öyle maç sonrası salya sümük; ''Önümüzdeki maça bakıyoruz'' diyenlerden değil. Boyu 1.82 cm kilosu 74. Dikkatimi çekti. İlgilisine duyurulur.

Arda ve Hakan

Galatasaray yönetimi bir dizi kararlar alacak diye bir hafta önce duyurmuştum. Şimdi bir bir bu kararlar hayata geçiyor. Hakan Şükür jübileyi kabul etmemiş futbol oynamaya devam edecekmiş. Herkesin fikri kendine, hayırlısı olsun. Hakan''a Galatasaraylılara yaşattığı güzellikler için teşekkür ederken Arda''nın İngiltere''ye gidişi için de aynı şeyleri söylemek isterim. Futbol engin bir pazar, kimin kısmeti çıkarsa gider. Eğer söylenen bonservis bedeli doğruysa Arda da gider! Analar ne aslanlar doğuruyor, daha ne Ardalar gelir gider. Emre Belözoğlu da gitmemiş miydi? Bana kalırsa Arda karar vermeden önce Emre''ye bir danışsın. Belki Emre vakit daha erken diyebilir. Hani şöyle bi iki sene daha Galatasaray''da kalsa daha uygun olur gibi. Ne dersiniz?

Birkaç kinaye

Fenerbahçeli kaleci Serdar Kulbilge takımından ayrıldı. Helal olsun sana Serdar. Sen mevcutların en iyisisin ama ne yazık ki Fenerbahçe de Fatih Terim de seni görmezden geliyor. Yılma çalış bir gün hatırlanırsın. Bizde futbol böyle.. Beşiktaşlı İbrahim Üzülmez de lafı gediğine koymuş, bayıldım; Fenerbahçe şampiyonluk yolunda koşarken Roberto Carlos ortada yok! Bunu bir Türk oyuncu yapsa tefe konurdu, demiş. Sana da helal olsun Deli İbrahim.. Doğru söyledin. Deveye diken gibi laf ettin... Lincoln için de ''haksız yere çok ilgi görüyor'' demişsin. Hay ağzın bal yesin İbo... Fenerbahçe Zico''yu ezme politikası güdüyor. ''Resmen git de kurtulalım'' modundalar. Ayıp ama... Hani Kral Arthur''du Zico! Ben size Fenerbahçe Trabzon''a yenildiği gün söylemiştim; Fenerbahçe''nin yenilgisi Aziz Başkanın işini kolaylaştırır. Transfer döneminde hangi yüzle gelirler Başkan''ın karşısına demiştim. Öyle oldu. Aziz Başkan hiç birini muhatap almıyor. İşe de Zico''dan başlıyor.

Es Es geldi darısı Göz Göz''e

Efsane geri geliyor diyoruz ya işte gerçek efsane Süper Lig''e döndü. Kulakları çınlasın Aydın Begiter''in ne takım yaratmıştı ama... Onun başkanlığı zamanında Eskişehirspor ortalığı kasıp kavuruyordu. Şampiyonluğa Trabzon''dan önce soyunmuştu Eskişehir ama bir türlü olamamıştı. Kamuranlı, Fethili, Müminli, Enderli kadroyu unutmak mümkün mü?

Baba ocağına hoş geldin Es Es...

Darısı İzmirli Göz Göz''ün başına...

Bir de bakarsınız Göztepe''de lige gelir.

Ah keşkem keşkem...

Sessiz tuğlalar

Fenerbahçe burnunda; Galatasaray''la Fenerbahçe tesisleri arasında bir ince duvar var ses geçirmez tuğladan!

Asmolen!

Ama aslolan;

Onların bir asırdır dost oldukları...

Bir salon maçında birbirlerin saldırdılar.

Kim haklı kim haksız beni ilgilendirmiyor ama;

Galatasaray ve Fenerbahçe yöneticileri sessiz tuğla kadar bile olamadılar...

Bodrum''dayım

Dünya cenneti Bodrum''dayım. Sütundaşım Hürol Bilal''in yerinde... Türkbükü''nde... Maçları beraber seyrettik. Bodrumlularla Türk Milli Takımı''nı kurduk. Hepimizin ortak görüşü defansımız. Ronaldo''yu nasıl tutacağız diye kara kara düşündük! Bir kara haberle de üzüldük. Gündoğanlı Sevgili Ayhan Bermek annesini kaybetmiş, taziyetlerimizi sunar, acısını paylaşırız...

Türkbükü sahili de nefes almış yeniden düzenleniyor, koy, halkın kullanımına açılmış nefis bir plaj olmuş, harıl harıl yaza hazırlanıyor. Görüntü kirliliği yapan bütün sahil iskeleleri kaldırılmış Türkbükü modern bir çehreye kavuşmuş sizleri bekliyor. İnsanın buraları mekan tutası geliyor ama tatil bu çabucak da bitiyor. Buradan Euro 2008''e geçeceğiz. Elveda Bodrum...

16 yıl önce
İki maçta bin milli soru
İyi Ki Varsınız
Bir Başka Mesele: Neden cinsiyet değiştiriyorlar?
Birliğe çağrı
Adamın adı Filistin
Dünya bu gençlerle güzelleşecek