|
Bir siyasal sembol olarak Atatürk

Türkiye''nin diğer şehirlerini uzun uzun gözlemleme imkanım olmadı; ama İstanbul''da son yıllarda dikkatlerden kaçmayacak derecede belirgin bir kültürel/siyasal eylem göstereni var. Arabaların arka camlarına siyah K.Atatürk imzalı sticker yapıştırmak. Bir sembol haline getirilmiş Atatürk''le, Atatürkçülüğünün altını çizmek.

Bunların laptop hatta telefon için olanları, evlerin dekoratif duvarlarını süslemek için battal boyları, ofis duvar stickerları da var. Ancak takdir edilir ki, bunlar arasında en dikkat çekenleri; hem bir tavır hem de bir pozitivizm nosyonu olarak kamusal alanda karşımıza çıkanlarıydı: Araba arkası imzaları...

K.Atatürk imzalı stickerların, ideolojik bir karşılığı varsa, o kanaatimce 90''larda, hatta 2000''li yılların başında darbe döneminde İslam''ın tüm gösterenlerine karşı topyekün bir savaş ilan edilmişken, hemen her Şahin''de, Kartal''da, görece tüm eski model yerli arabaların arkasında görebileceğiniz "Huzur İslam''da" sloganıydı.

Bugün nasıl K.Atatürk stickerları defansif bir konumu temsil ediyorsa, o dönem de "Huzur İslam''da" çıkartmaları, dindarlara yapılan her türlü baskıya, zulme, sınıfsal aşağılamaya karşı bir efelenme ve "kimliğim bu, elinizden geleni ardınıza koymayın" tadında bir başkaldırı dilini ihtiva ediyordu.

Oysa temsil gerçeğe uymamakta, her temsil bir simge olarak kendi başına bir varlık kazanmakta...

Siyasal eylemciliğin her aşamasında "kimlikler" tüketim ürünleri vasıtasıyla ifade bulmakta.

Bir kültürel/siyasal inşa olan Atatürk göstereni de -bir tüketim ürünü haline gelmesi bir yana-, artık Atatürk''ten ya da Atatürkçülüğün kendisinden başka bir şeye dönüşmekte; kendi gücü, nüfuzu ve hayatı söz konusu olmakta...

Öteden bu yana ''Batılılaşma''nın, ''çağdaşlığın'' ve ''muasır medeniyetler seviyesi''nin simgesi olarak sembolleştirilmesine rağmen; bugün hükümetin politikalarına muhalefet etmek adına AB düşmanı kesilenlerin, bir zaman şeriat devleti diye açıktan açığa aşağıladıkları İran''a yüzünü çevirmelerinin, Rusya''ya bel bağlamalarının, Çin''e kucak açmalarının meşrulaştırıcısı halini alabilmektedir Atatürk imajı...

Buldukları her fırsatta klasik Arap düşmanlığını açık eden, Ortadoğu ülkelerinin otokrasilerine, diktatörlüklerine her daim bıyıkaltı bir küçümsemeyle bakmış olan bazılarının, sırf hükümete muhalefet pozisyonundan dolayı Esed''in kanlı kıyımlarını destekleme eyleminin siyasi gösterenidir artık Atatürk imgesi...

Sırf hükümetin elinin zayıflaması, itibarının yerle yeksan olması amacıyla "hadi bakalım 10 şehit daha, açıklasın bunu hükümet?" diyebilecek denli nefret biriktirmiş eski seçkinlerin, kültürel kimliğinin imal ediliş harcıdır Atatürk sevgisi...

Elbette Atatürk''ün her arabasının camına sticker yapıştıran ya da yakasına rozet takanın kültüre dair ürettiği pozitivist nosyon kaynağıdır demeye getirmiyorum, metalaştırma sözkonusu olabilir ama gerçek Atatürk sevgisiyle bu gösterenleri kamusal alana taşıyanlar da elbette vardır.

Ama maalesef artık Atatürk kültünün bu ülkede böyle bir işlevi de sözkonusudur: defansif, iç kapanmacı, gerekirse darbeci, ab düşmanı kitlelerin çağdışılığının meşrulaştırıcısıdır artık muasır medeniyetler seviyesini özleyen Atatürk.

Böyle...

Not
: Bu makale yazılırken, Yael Navaro-Yaşın''ın Kimlik Piyasası başlıklı makalesinden faydalanılmıştır (2005)
12 yıl önce
Bir siyasal sembol olarak Atatürk
Bir destan olarak Mehmet Âkif ve Türkiye’nin trajedisi ve umut ışığı
Küfre küfür, kâfire kâfir diyememek
Batı çalar, CHP oynar…
Rusya yaptırımları, ABD’nin Türkiye uyarısı ve çifte standardı
Nüfus