|
Twilight"ın vampiri bir melekti yavrum

Twilight''ın ilkini izlediğimde, İnterwiev with the Vampire, Bram Stoker''s Dracula filmleriyle kıyaslayıp, "eskiden vampir filmlerinin bir aurası vardı, gotik havalar, lanetlin çekicililiği, karanlığın karizması filan, güneşte parlayan vampir mi olur" diye düşünmüştüm.

Aşk dersen Buffy ile Angel''ın sevdası kesinkes daha gelgitli, daha derindi. Çekim dersen, CNBC-e''nin kısa ömürlü dizisi Moonlight''ın özel dedektifi Mick St. John bile uzun paltosunu savura savura gezerken daha cooldu.

Ama meğer Twilight''tan, benim aldığımdan daha çok haz alanlar çoğunluktaymış.

Hem de sadece Türkiye''de değil, tüm dünyada. Filmin ikincisi çoktan sinemalara gelmiş. Aynı adlı kitabı tüm dünyada bestseller listelerinin zirvesindeymiş.

Konunun önemine vakıf olmam ise, 13-15 yaş aralığındaki kuzenlerimin heyecanla birbirlerine ikinci cildin özetini geçmelerinden, baygın baygın Edward''ın yakışıklılığını övüp, Bella''yı korkunç nazarlarla anmalarından sonrasına rastladı.

Bayram da, Twilight New Moon''a gitmek için annesini bunaltan çocukların mızmızlıklarına tahammülle geçince iyice kavradım: Teenager''lar, alışveriş merkezlerinin vitrin önü veletleri bu filmi sevmiş, sadece o çocuklar değil üstelik, belli ki velileri de.

Çünkü, Twilight''ın ikinci filmi gösterime girdiği ilk gün 70 milyon dolar gişe rekoru yaparak tüm zamanların en iyi çıkış yapan filmi olmuş.

Twilight''ı duymayanlar olduğuna ihtimal vermemekle birlikte, nedir bu hikaye diyecekler için konu şu; Bir vampir, ölümlü bir genç kıza aşık olur, kız da ona. İkisi de lise öğrencisi olan (oğlan 100 filan yaşında tabii) aşıkların sevgisi fedakarlıkla sınanacaktır.

Çünkü oğlanın tensel temasa varacak aşk dozaşımı kızın ölümü anlamına gelebilir. Ne kadar tensel yakınlaşma, o kadar içgüdülerine yenilme ihtimali anlamına geleceği için, Edward''ın kanını içme olasılığına meydan vermemek için Bella''yı uzaktan sevmesi şarttır.

Bu özveri elbette karşılıksız kalmaz, kız da oğlana kavuşmanın tek yolunun vampir olmaktan geçtiğini bilir, ama kızı ölümsüzler bir yana her tür kazadan beladan koruyan oğlan, onun insan kalmasını hissettiği aşktan bile üstün tutacaktır.

Bu, "sevdim de alamadım" konsepti her zaman satar. Keza, beyazperde ölümsüzlüğünün gücü vicdanına galebe çalan, kan bağımlılığı her türlü sevginin üstüne çıkan vampir karakterleriyle doluyken, Edward''ın aşkı için kaderiyle ve benliğiyle aşık atmaya ahdetmiş halleri, öldürme dahil tüm imtiyazlarından gönüllüce vazgeçişi sevimli durmuyor değil.

Gelgelelim, ortalama bir hikayenin, ortalama bir kurguyla ve ortalama oyuncularla canlandırıldığı bir film, küresel çapta nasıl ilgi toplayabilir? Bunu sadece Hollywood''ın abra kadabrasısına bağlamak doyurucu bir açıklama olur mu?

Beyazperdedeki benzerlerinden tek farkı güneşte parlaması olan bir vampir, bir görkem ve efekt şahikası olarak Yüzüklerin Efendisi midir, yoksa düşlerin ve fantazyanın sınırlarını zorlayan Harry Potter mıdır ki, dünyanın kalbine değebilmiştir?

Bana kalırsa, Twilight''ın iki sırrı var:

Aşkın ölüme karşı meydan okuyuş olarak tanımlandığına çok şahit olmuşuzdur, ama sanırım beyazperdede aşk ilk kez ölümsüzlükle ringe çıkıyor ve adını altın kaplerle ilk kez kazanan hanesine de yazdırıyor.

İkincisi, aşkın cinsellikle eşitlenmesi ve cinselliğin de giderilmesi gereken bir ihtiyaç olması, kapitalist zamanlarda aşkın uhrevi ve "ulaşılamaz" yanını törpülemişti. Bu yetişkinler için çok büyük bir problem teşkil etmedi ama, ortason-lise olarak sınırlayabileceğimiz teenager çağları için o işler öyle değildi.

Bana kalırsa henüz gelişen duygularını bile tartamadan cinselliğe savrulan genç kuşak için ihtiyaç olan cinsel aşktan ziyade aşkın uzun uzun kuracakları "hayali"ydi ve gençlerin ilgisine bakılırsa Twilight, bu ihtiyacı ortaya çıkardı.

Ulaşabileceği hiçbir zevkten zevk almayan ve psikopata bağlanan karakterlerin prim yaptığı son dönem korku furyası (bknz; The Hostel ve benzerleri) da, bunu kanıtlar.

Neymiş yani velhasıl, bazen erişebilmenin fazlası özlem edermiş; bazen özlem için erişememeye değermiş.

İyi mi?

14 yıl önce
Twilight"ın vampiri bir melekti yavrum
Evet sokağa çıkamayacak hale geleceksiniz!
Batı’da İsrail spiritüel bir tutkuya dönüştürüldü...
Din savaşı
13 şehit
İstanbul’da bir Yemenli âlim: Abdülmecid el-Zindanî