11 Nisan 2009 cumartesi günü Kahramanmaraş''ta Erdem Bayazıt adına Erdem Bayazıt Anadolu Lisesi "Birazdan Gün Doğacak" adında bir sempozyum düzenlenmişti. Sempozyuma katılanlardan biri de bendim. Fakat bu güzel ve değer verilmiş sempozyum üzerine şimdiye kadar bir yazı kaleme almak nasip olmadı. Keza 14 Şubat ''09 cumartesi günü Saçaklızade Vakfı tarafından gene Erdem Bayazıt üzerine düzenlenmiş başka bir toplantıya daha katılmıştım. Her iki toplantıdan da bahsetme imkânını bulamamıştım. Bu, benim ihmalimden çok yazı periyotlarımın uygun düşmemesiyle ilişkiliydi... Sempozyum için Ankara''dan Perşembe günü hareket etmek zorundaydım, çünkü uçak saati o güne denk geliyordu. Sempozyum sonrasında Pazar günü de Gaziantep''ten Ankara''ya dönmek zorundaydım. Yani bizim Perşembe ve Pazar günlerindeki yazımızı önceden gazeteye gönderme zorunluluğu ortaya çıkıyordu. O yazıları gönderdik. Ondan sonraki ilk Perşembe günü (16 Nisan) için Özal''ın ölümü anısına bir yazı yayınlamam gerekiyordu. Sonra araya başka bir yazı girdi. Ve Erdem Bayazıt sempozyumu güncelliğini yitirdi derken, Besim Bal''ın 20 Nisan 2009 Pazartesi günü dunyabizim.com internet sitesindeki yazısını gördüm. Yazı, haber olarak benim tasarladığımı da içerdiğinden, üstelik yazarından izin alma imkânını bile bulamadan sütunuma alıyorum.
Bal "Sempozyum Böyle Olur" başlığını koymuş haber/yazısına. Daha çok şahsımla ilgili yerleri çıkartıp kısaltarak aşağıya alıyorum onun izlenimlerimi:
"Nisanın onu itibariyle Maraş''taydık. Erdem Bayazıt Sempozyumu için. Sabahın ilk ışıklarını az geçe şehre hoş geldiniz tabelasıyla birlikte billboardlarda sempozyum afişlerini görmek beni çok şaşırttı doğrusu. Kafamda canlanan sempozyum imajını kırıyordu bu. Bir şehir bir şaire bu denli kendini açabiliyordu demek...
Panelistlerle ve davetlilerle buluşmak üzere Yimpaş Hotel''e geldim. Rasim Özdenören etrafında birçok akademisyen, şair yazar toplanmış hasbıhal ediyorlardı. Selam verdim ve halkanın en genç ismi olarak sohbete dâhil oldum. Fatih Andı Hocanın öğrencisi olmak birçok kapıyı aralıyordu. Sonra bütün davetlilerle birlikte bir Maraş turuna çıktık. İlk ziyaret yerimiz Erdem Bayazıt''ın bağ evi. Güzlek diye anılıyor buralar. İki katlı bir ev. Erdem Beyin oturduğu oda, kitapları, hatıraları... Bir dağ yamacında yalnız bir ev. Rasim Abi, Cahit Zarifoğlu bağlarının da az ileride olduğunu söylüyor.
Erdem Bayazıt''ın oğlu Yusuf bize bu evi ve babasını anlatıyor.
O gün, belediye başkanının da iştirak ettiği bir akşam yemeğiyle sonlanacak sanırken bir hastanenin başhekimi Dr. Nedim Şerefoğlu Beyin evine misafir ediliyoruz.
Ertesi Gün şehri gezmeye ara verip Necip Fazıl Kısakürek kültür merkezine gidiyorum. (...)Salon üst katıyla birlikte dolup taşıyor. Belediye Başkanı Mustafa Poyraz ve Kahramanmaraş Valisi Mehmet Niyazi Tanılır da sempozyumu başından sonuna kadar takip ediyorlar.
İlk oturumda Prof. Dr. Fatih Andı açılışı ve oturum başkanlığını yapıyor. İlk konuşmayı Prof. Dr. Hasan Akay "Metnin Hız(ır)ı: Erdem Bayazıt''ın Şiirlerinin Anlam Gücü" sunusuyla yapıyor. Bu oturumda Şair Ömer Erdem, Erdem Bayazıt Şiiri''ne nasıl bakmamız gerektiği üzerinde bir şair duyarlılığıyla duruyor. Birinci oturum, Fatih Andı Hocanın Aşk Risalesi''nden bir bölümün "unutmadım" tekrarlarını "unutmadık" olarak ifadesiyle sonlanıyor:
Sen bir taze haber gibi gelmiştin unutmadık
Her gelişin bir taze haberdi unutmadık
Birinci oturum sonrası Yedi Güzel Adam''dan Rasim Özdenören ile Prof. Dr. Turan Koç söyleşisini dinlemeliydiniz. Rasim Abi, Turan Koç''un sorularına o bilindik tavrıyla, içtenlikle cevap verirken bizlere de adeta anlattıklarını yaşattırdı. Anılardan, nasıl başladıklarından, Maraş''tan bahsetti...
İkinci oturumda yine önemli akademisyenler sunumlarını gerçekleştirdiler. İkinci oturumda dikkat çeken isimlerden biri Doç.Dr. Yılmaz Taşçıoğlu idi. Yine bu oturumda Doç.Dr. Mehmet Narlı ve Maraşlı şair-yazar Duran Boz Beyin sunum yaptıklarını söylemeliyim."
Besim Bal''ın yazısını ancak bu kadar kısaltabildim.
Programın gerçekleştirilmesinde emeği geçen Erdem Bayazıt Anadolu Lisesi Müdürü Fazlı Zabun''un, Müdür Yardımcısı Alpaslan Alkış''ın, Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenleri, Zeynep Kevser Şerefoğlu ve Kasım Hayber''in adları ayrıca anılmalıdır. Programın sponsorluğunu Kahramanmaraş belediyesi üstlenmiş, Kahramanmaraş valisi de himayeleriyle programın hazırlanmasına katkı sağlamıştır. Onların emekleri olmasaydı bu program ortaya çıkmazdı. Değerbilir tutumları için hepsine derin şükranlar...
