|
Reagan=Trump, Carter=Clinton
7 Kasım 1980 tarihinde Ye­ni De­vir gazetesinde “Kovboyları Da Fıstıkçı Yaparlar
başlıklı yazımız bu son ABD Başkanlık seçimi için de geçerliğini koruyor.


Ancak yazının başlığında geçen kovboy ve fıstıkçı kelimelerinin delalet ettiği anlam unutulmuş olabilir. Fıstıkçı kelimesi fıstık ziraatıyla iştigal eden Carter'a atıfta bulunurken kovboy kelimesi de birkaç western filminde rol almış olan Reagan'ı işaret ediyor.



Yazının yayınlandığı tarih aynı zamanda soğuk savaşın tüm canlılığıyla yaşandığı bir dönem... Sovyetler Birliği, o yıla girmeden birkaç gün önce Afganistan'a 100 bin kişilik bir ordu çıkarmış; ABD nezdinde Reagan bu olayı protesto sadedinde, o yıl Moskova'da gerçekleştirilecek olan Olimpiyat yarışlarına dünya ülkelerini boykota çağırıyor. Reagan da, birkaç kuşak sonraki halefi Trump gibi afrası tafrası bol, üstelik ağzı küfürlü bir kişiydi...



Yazı, bu atmosferde kaleme alınmış. Bu yazı halen bizim çapraz ilişkiler adını taşıyan kitabımızda yer alıyor.



Günümüz bağlamında Reagan=Trump, Carter=Clinton olarak okunabilir. İşte o yazı:



Bu sa­tır­lar ka­le­me alın­dı­ğı sı­ra­da he­nüz ABD baş­kan­lık se­çim­le­ri ya­pıl­ma­mış­tı. Dün­ya kamuoyunu meş­gul eden bel­li baş­lı hu­sus­lar­dan bi­ri de bu yüz­den ABD baş­kan­lı­ğı­na eşeklerin mi, yok­sa fil­le­rin mi ege­men ola­ca­ğı ko­nu­su idi.



Haf­ta­lar­dan be­ri ga­ze­te­ler­de yapılan yo­rum­la­ra ba­kı­lır­sa bu se­çi­mi eşek­ler ka­za­nır­sa ABD'nin dış po­li­ti­ka­sı şöy­le ola­cak, fi­il­ler ka­za­nır­sa böy­le ola­cak ka­bi­lin­den spe­kü­las­yon­la­ra rast­lı­yo­ruz. İti­raf ede­yim ki, o tür ya­zı­lara il­gi duy­ma­dım. Se­be­bi açık­tır: ABD'nin dış po­li­ti­ka­sı ik­ti­da­rı eşek­le­rin ya da fi­il­le­ri­ni gel­me­si ile de­ği­şe­bi­le­cek bir hu­sus de­ğil­dir. Bel­ki yü­zey­de ve te­fer­ru­at­ta ba­zı de­ği­şik­lik­ler gö­rü­le­bi­lir. Fa­kat te­mel iliş­ki­ler­de bel­li baş­lı bir de­ği­şik­li­ğin vu­ku bu­la­ca­ğı­na ih­ti­mal ve­ril­mez.



Kal­dı ki, ABD'de bir Baş­kan, baş­kan se­çil­di­ği an­da der­hal iş­ba­şı­na ge­ti­ril­mez. En az bir kaç ay sü­ren bir “hiz­met içi eği­tim”den ge­çi­ri­lir. Ya­ni se­çim arifesinde ken­di prog­ra­mı­nı açıkla­yan, ne ya­pa­ca­ğı­nı, ne yap­ma­ya­ca­ğı­nı an­la­tan, bun­la­rı an­la­tır­ken de man­gal­da kül bırak­ma­yan Baş­kan aday­la­rı­na Ame­ri­ka Bir­le­şik Dev­let­le­ri­nin gerek içyapısının esas­la­rı, gerek­se ABD'nin dış po­li­ti­ka­sı­na hâkim olan bel­li baş­lı ta­yin edi­ci fak­tör­le­rin ne­ler ol­du­ğu hak­kın­da­ki bil­gi­ler in­ce­den in­ce­ye bel­le­ti­lir.



ABD'de Baş­kan­lık ma­ka­mı çok ge­niş yet­ki­ler­le do­na­tıl­mış­tır. ABD'de bu yet­ki­ler­le donatılmış olan Baş­kan, bir ba­kı­ma mu­vak­kat bir kral de­mek­tir. Ne var ki, Baş­kan kral hükmün­de bi­le ol­sa, onu yön­len­di­ren açık giz­li bir ta­kım ör­güt­le­rin, ku­ru­luş­la­rın, men­fa­at şebe­ke­le­ri­nin mev­cu­di­ye­ti in­kâr edil­mez bir ger­çek­tir.



Se­çim­den son­ra Baş­kan­lı­ğa Car­ter de­ğil de, Re­agan gel­se ne olur? ABD'nin dış politikasın­da de­ği­şik­lik mi olur?



Se­çim ön­ce­si ha­ber­le­re ba­kı­lır­sa Re­agan: “Tür­ki­ye en iyi müt­te­fik­le­ri­miz­den­dir” de­miş ve ila­ve et­miş: “Sov­yet­le­rin iler­le­me­si­ni en­gel­le­ye­cek en önem­li güç NA­TO'dur.”



Peki, Car­ter, şim­di­ye ka­dar bu­nun ak­si­ni mi id­dia edi­yor­du?



Şu söz­ler de Re­agan'ın: “Ko­mü­nist­le­rin tek ga­ye­si dün­ya­yı kont­rol al­tı­na al­mak­tır. Dünyada­ki her ka­rı­şık­lı­ğın al­tın­da ko­mü­niz­min par­ma­ğı var­dır. Tür­ki­ye Sov­yet­ler­le sı­nır komşu­su­dur, bu­nun ör­nek­le­ri­ni gör­müş­sü­nüz­dür.”



Ben ken­di pa­yı­ma Car­ter'ın ağ­zın­dan da, bu söz­le­rin hi­la­fı­na bir tek ke­li­me işit­ti­ği­mi hatırla­mı­yo­rum. Yıl­lar­ca bun­la­ra ben­zer id­di­ala­rı Car­ter'ın ağ­zın­dan da işi­tip dur­duk.



Re­agan, bel­ki he­nüz de­tant'ın ne ol­du­ğu­nu bü­tün bo­yut­la­rıy­la bil­mi­yor­dur. Ama şa­yet Baş­kan se­çi­lir­se, se­çim ön­ce­sin­de söy­le­di­ği bu söz­le­rin dün­ya kamuoyunu oya­la­mak için kullanılan bir oyun­cak ol­du­ğu, sa­nı­rım ken­di­si­ne uy­gu­la­na­cak “hiz­met içi eği­tim”de iyi­ce öğretilecektir. Bu de­di­ği­miz hu­sus­la­rı Re­agan'a ya da Car­ter'a oy ve­ren Ame­ri­ka­lı seçmenlerin de bil­di­ği­ni san­mı­yo­rum. On­lar da dün­ya­da­ki di­ğer bü­tün seç­men­ler gi­bi, gerçek­le­re değil slo­gan­la­ra, imaj­la­ra rey ve­rir­ler çün­kü.




#ABD seçimleri
#Ye­ni De­vir gazetesi
#Reagan
#Donald trump
8 лет назад
Reagan=Trump, Carter=Clinton
Kim kime neyi, nasıl ve ne sebeple anlatır ya da anlatılan kimin hikâyesidir!
Döviz girişi hızlandı, ülkeye hukuk mu geldi?
Biden’ın genç siyahi seçmene ulaşma çabası nafile mi?
AK Parti’de hangi alanlarda nasıl bir değişim?
ABD-İran gizli görüşmesinde ne konuşuldu?