Filistin’de yaşananlar hepimizin içini parçalıyor. Dünyanın en büyük terör örgütü sayılabilecek İsrail’in yaptıkları insan olan herkesi üzüyor. Yaşananlara dair analizler, yorumlar yapılıyor. Ben bugün sözü Filistin’in büyük şairi Mahmud Derviş’e bırakıyorum:
Bir kısrak dans ediyor iki tel üzerinde-Böylece
kulak veriyor parmakları kanına. Köyler dağılıyor
dağ laleleri gibi ahenkte. Ne gece var orada
ne de gündüz. Göksel nir neşe dokundu bize.
Yönler akın etti heyulaya
Halleluya
Halleluya
Her şey yeniden başlayacak
Eski udun sahibidir o, meşe ormanındaki
komşumuz. Vaktini taşır saklanıp
şarkı söyleyen bir delinin kisvesine.
Savaş bitmişti. Köyümüzün külü kaybolmuştu
Anka’nın henüz doğmadığı
kara bir bulutla, beklediğimiz gibi.
Kurumamıştı gecenin kanı
ölülerimizin gömleklerinde. Bitkiler filizlenmemişti
Askerlerin miğferlerinde, unutkanlığın beklediği gibi
Halleluya
Halleluya
Her şey yeniden başlayacak
Çölün geriye kalanı gibi, şiiri patlatmaya yetecek mesafeye
çekildi boşluk. İsmail aramızda inerdi geceleri
Şarkı söylerdi: Ey yabancı,
benim yabancı, sen de bendensin hey yabancı!
Kelimelerde gezinir çöl. Ve kelimeler ıskalar şeylerin
gücünü: Geri getir ey ud kaybedileni ve kurban et beni ona
uzaktan uzağa
Halleluya
Halleluya
Her şey yeniden başlayacak
Bizimle birlikte deviniyor anlam…Uçuyoruz bir yamaçtan
mermer bir yamaca. İki mavi uçurum arasında koşuyoruz.
Ne düşlerimiz uyanıyor ne de bu mekânın bekçileri
terk ediyor İsmail’in fezasını. Ne yer ne gök var orada. Ortak bir neşe dokundu bize iki telden yapılmış
Araf’ın önünde. İsmail… Şarkı söyle bize
Öyle ki her şey mümkün olsun varlığın yanı başında
Halleluya
Halleluya
Her şey yeniden başlayacak
Sümer düğünü yükseliyor İsmail’in udundan
kılıcın son noktasına. Ne yokluk ne varlık var
orada. Bir yaratma şehveti dokundu bize:
Bir telden akıyor su. İki telden tutuşuyor
alev. Ve bunların üçünden parıldıyor
kadın/varoluş/tecelli. Sen şarkı söyle İsmail manaya
Bir kuş uçuyor Atina üzerinde günbatımında
iki tarih arasında..
Şarkı söyle bir bayram günündeki cenazeye!
Halleluya
Halleluya
Her şey yeniden başlayacak
Şiirin altında: Yabancı atlar geçiyor. Kağnılar
geçiyor tutsakların sırtlarında. Oblivion ve Hiksoslar
geçiyor onun altından. Zamanın efendileri geçiyor
Filozoflar, Kayser’in kapılarının eşiğine atılmış bir yarına
Hüzünlü İmruul-Kays. Hepsi geçiyor şiirin altında
Çağdaş mazi geçiyor, Timurlenk gibi altından
Oradaki peygamberler de geçiyor
İsmail’in şarkısını dinliyorlar: Ey yabancı,
Benim yabancı, sen de benim gibisin
Bu eve yabancı
Geri getir ey ud kaybedileni
Ve kurban et beni kendine
Damardan damara
Halleluya
Halleluya
Her şey yeniden başlayacak.
* Mehmet Hakkı Suçin’in çevirdiği Ayrıntı Yayınları’ndan çıkan atı neden yalnız bıraktın isimli kitaptan.