|
Tabata sendromu!

Gaziantep maçı öncesinde ve sonrasında Beşiktaşlı taraftarlarla iç içeydim. Yanıma her yaklaşan Tabata şaşkınlığını dile getirdi. Galatasaray, Elano ve Keita''yı, Fenerbahçe Dos Santos''u alırken gönül verdikleri kulüplerinin, Tabata''yı yıldız statüsüne sokup transfer etmesini kabul edemiyorlardı. Hele hele bonservisi için ödenen 8 milyon euroyu korkunç buluyorlardı.

Taraftara hak vermemek elde değil. Durum kuş bakışı aynen böyle. Özellikle de işin parasal yönü son derece vahim. Bir yıl önce Gaziantespor''un 800 bin euroya transfer ettiği Tabata 1 yılda yüzde 1000 prim yapıyor. Dünyanın neresinde görülmüş böyle bir değer kazanma. Ayrıca bu oyuncu 29 yaşında. 3-4 yıl sonra başka bir kulübe pazarlama imkanın da yok. Yani Tabata, geri dönüşü olmayan bir ölü yatırım. Bu paraya kendisini kanıtlamış pek çok yabancı oyuncu transferi gerçekleştirilir. (Elano, Keita, Dos Santos gibi...) Ayrıca o ünlünün parasının önemli bir bölümü kombine ve forma satışıyla geri döndürülebilir. Tabata böyle bir satış patlamasını sağlamadığı ve sağlayamayacağı gibi tepkiye de neden oldu. Çünkü para büyük, Tabata ünlü değil ve de bu oyuncunun ne vereceği şu an için meçhul.

BORÇ BATAĞI

İşin bir yüzü böyle, şimdi diğer yüzüne bakalım. Ülkemizde sadece Beşiktaş değil, Galatasaray ve Fenerbahçe de korkunç harcamalar yapıyorlar. Futbolcu borsası yapay olarak durmadan yükseliyor. Adeta, “Sen alamazsın ben alırım. Gördün mü seni nasıl mat ettim” psikolojisi ile paralar saçılıyor. Sözüm ona prestij kavgası yapılıyor.

Yöneticiler, kulüplerini bilmeden de olsa batırdıklarının farkına varamıyorlar. Mehmet Topuz''un bonservisi 9-10 milyon euro. Sercan aynı rakamlarla gündemde. Daha dünkü çocuk İsmail Köybaşı''nın bonservisine 6.5 milyon euro ödeniyor. Delgado''nun aldığı yıllık ücret birdenbire 2.1 milyon euroya yükseltiliyor. Nobre''ye bir bu kadar para ödeniyor.

Kulüplerimiz borç batağı içinde yüzüyor. İlginçtir kulüplerimizin başındakiler de ünlü iş adamları. Ve bunlar, kendi şirketlerindeki gibi başarılı olamıyorlar. Çünkü uzman olmadıkları bir konuda tek başlarına ahkam kesiyorlar. Elbette burada Gaziantep ve Kayseri yönetimlerini ayrı tutuyorum. Muhteşem paralar kazandılar. Onları ayağa kalkarak alkışlıyorum.

Son olarak, “Tabata nedir, ne değildir?” konusuna değinelim. Önce belirteyim, hiçbir futbolcu hakkında 5-6 maç çıplak gözle izlemeden kesin yargıya varmam. Yarım yamalak izlediğim kadarıyla Tabata, dikine oynayan, iyi dripling yapan, adam eksilten, çok koşan, topla çok buluşan, fazla top kaybı yapan, tekniği üst düzeyde olan, kaleyi gördüğünde şut atan, gol pası veren ve gol atan biri. Geçen sezon Gaziantep''te 26 maç oynamış 11 gol atmış, 7 asist yapmış. 101 şut atmış 48''i kaleyi bulmuş. Buna karşılık da 105 kez top kaybıyla oynamış.

Para korkunç, istatistiki rakamlar, top kaybı dışında iyi. Tabata''nın o paraya değip değmeyeceği kısa sürede ortaya çıkacak. Bekleyeceğiz, göreceğiz. Bir de bakmışsınız geç keşfedilmiş bir cevherle karşı karşıyayız! Ne dersiniz, böyle bir sürpriz hiç mi söz konusu değil?

Sihirbaz yaptı yapacağını

Alex Manisaspor maçından önce kendisine ait internet sitesine şunları not düştü: “Fenerbahçe''yi olduğundan iyi göstermek yanlış olur. Bu futbol bize yetmeyebilir. Geçen sezonki başarısızlıkta suçu sadece Aragones''e yüklemek haksızlıktır. Bu sezon alternatifli kadromuz Daum''un işini kolaylaştırıyor.”

Eski hocasını savunan, koruyan futbolcuya bayılıyorum. Sallayanlara da çıldırıyorum. Alex sahanın içinde de büyük, dışında da. Davranışlarıyla, tavrıyla farklı biri. Dobra dobra da konuşuyor. Ve uyarıyor: “Bizi olduğumuzdan iyi göstermeyin” diyor. Zaten biz hep böyleyiz. Ya yerin 7 kat dibine batırırız ya da bir anda gökyüzüne çıkarırız. Topuzu hep kaçırıyoruz. Evet doğru, Fenerbahçe''yi Daum faktöründen dolayı biraz fazlaca övdük. Oysa bu sezon tek farklılığı Dos Santos. Diğer Brezilyalı Cristian düz biri ve takıma öyle ciddi bir katkısı yok.

İşte gördük. Manisa, Fenerbahçe''ye kök söktürdü. Ancak şunu da kabul edelim, hiçbir takım sürekli üst düzeyde futbol oynayamaz. İnişler ve çıkışlar kaçınılmazdır. Önemli olan takım olarak düşük performans sergilenen maçlardan da 3 puanla ayrılmasını becerebilmektir. Bunu başaracak olanlar da üstün yetenekli futbolculardır. Güiza, Manisa maçında durdu durdu sonunda golünü çaktı. Semih oyuna girdi, işi bitirdi. Ve Alex denilen o müthiş sihirbaz iki gole de muhteşem imzalar kondurdu.

Fenerbahçe''nin en büyük avantajı, gol atacak ve attıracak oyunculara sahip olması. Üç oyuncu sahada sadece bu iki gol pozisyonunda rol aldılar. Onun dışında resmen saklambaç oynadılar, hiç gözükmediler. Ama noktayı koymasını da bildiler.

Daum maçtan sonra, “Şans bizden yanaydı” dedi. Evet futbolda şansın da büyük rolü var. Ancak o şansı yaratacak futbolculara sahip değilsen boşuna kürek çekmiş olursun. Bu arada hakem faktörünü de unutmayalım. Karşılıklı birer penaltıyı ıska geçti ve Manisa''nın bir golünü yan hakemle beraber hiç etti.

Gol gol gol...

Rijkaard, 3 gol adamını (Keita, Baros, Elano) oyundan aldı, yerine bir başka 3''lüyü (Nonda, Kewell, Aydın) soktu. Seç seç al. Kötüler kenara, kulübedeki hazır kuvvet sahaya. Dinç, sağlam üstelik onlar da çıkanlar kadar yetenekli.

Çıkan 3''lü topu tutmasını, kullanmasını biliyor. Diklemesine kaleye gidiyor, rakip eksiltiyor. Girenler de aynı şekilde. Demek ki bu sezon Galatasaray''ın gol derdi olmayacak. Belli zaten hiç boşu yok. Ayrıca oyundan çıkan öfkelenmiyor, giren hava atmıyor. Rijkaard faktörü hemen belli oluyor. Hollandalı teknik adam, isim ayrımı yapmıyor. Performans düşüklüğü gösterene hemen kementi atıyor.

Futbolcu akıllıdır. Kötü oynarken çıkarıldığında tepki koymaz. Hele bir de kendi yerine giren oyuncu iyi oynayıp gol atarsa hiç sesini çıkarmaz. Medya da atılan golleri, “Oyuncu değişikliklerinin sonucu” diye yorumlayınca teknik direktörün eli daha da güçlenir.

Galatasaray, Ankaraspor''a son bölümde iki gol atmasaydı, Rijkaard yorumcular tarafından kesinlikle eleştirilirdi. En azından, “Neden Baros çıkarıldı. Mustafa Sarp veya Mehmet Topal''dan biri çıkarılıp, yerine Nonda alınır ve Nonda-Baros çift santrfor olarak oynayabilirdi” denilirdi. Futbolda en önemli kriter "Gol gol gol." O topu ağlara gönderdin mi her şey güllük gülistanlık. Yok eğer bunu beceremiyorsan, emekler boşuna. Galatasaray şu ana kadar attığı gollerle ayakta.

HAFTANIN İNCİLERİ

Gaziantep Kulübü Başkanı İbrahim Kızıl, “Tabata çok iyi bir futbolcu. Değerinden daha düşük bir fiyata sattık” dedi.

- Sayın Kızıl yakında Beşiktaş Kulübü''nün tapusunu da isteyebilir.

Manchester United''ın yıldızı Rooney, Şampiyonlar Ligi kurasında Beşiktaş çıkınca “Elma soslu, içi kızarmış patatesle doldurulmuş hindiye (turkey) bayılırım” diye konuştu.

- İnşallah boğazında kalır.

Mustafa Denizli, Gaziantep maçında yaptığı ve protestoya uğradığı Ernst değişikliği için, “Taraftar benim gibi göremez. Ben farklı gözle izlemek zorundayım” diye konuştu.

- Hocam gözlük numaranı değiştirsen nasıl olur acaba.

Daum, Manisaspor maçı sonrasında "Şans bizden yanaydı" şeklinde değerlendirme yaptı.

- Peki, hakem kimden yanaydı!

Delgado''nun babası, “Kartal''dan başka kuş tanımam” dedi.

- Nasıl tanısın, oğlu bir yıl yan gelip yatacak ve parasını tıkır tıkır alacak. Var mı böyle bir çiftlik!

Linderoth, “İsveç 1. Ligi''ndeki Elfsborg''ta oynamak en büyük rüyam. Sezon sonunda mukavelem bitiyor, Türkiye''den ayrılmaya kararlıyım” diye konuştu.

- Vah vah vah çok üzüldük! Ne olur gitme! Ne güzel tribünde yan yana maç izliyorduk!

Daum, Manisa maçında kırmızı kart gören Emre için, “Provake ediliyor. Emre gibi üst düzey oyuncularımızı korumamız gerekir” dedi.

- Peki rakip futbolcuları Emre''nin saldırısından kim koruyacak!

Alex, “İşim topu adrese göndermek” şeklinde konuştu.

- Böyle bir postacı hiç görmedim. Mektup kesinlikle geri gelmiyor. Adres milim şaşmıyor.

Beşiktaş-Gaziantep maçının son dakikalarında sahaya giren bir Beşiktaşlı taraftara(!) tribünler lanet okudu.

- Oh be işte bu. Adam olacağız galiba.

Bursaspor Başkanı İbrahim Yacızı, “Sercan''ın satılması için fiyatını bulmamız lazım” diye konuştu.

- Ah be sevgili başkan, gözün doysun.

Trabzonspor Teknik Direktörü Hugo Broos, Bursa maçından sonra, “Motor tekliyor” ifadelerini kullandı.

- Hocam senden başlayarak bir rektifiye gerekiyor.

15 yıl önce
Tabata sendromu!
İyi Ki Varsınız
Bir Başka Mesele: Neden cinsiyet değiştiriyorlar?
Birliğe çağrı
Adamın adı Filistin
Dünya bu gençlerle güzelleşecek