|
Peygamberimizin Kur"ân"ı çargâh makâmında okuduğunu kim söyledi?

Çargâh makâmı önemli makamlardandır. Bazı Türk mûsikîsi araştırmacıları çargâh makâmını Türk mûsikîsinin temel makâmı kabul eder, bazıları ise rast makamının temel makam olduğunu ileri sürer. Çargâh makâmını Batı müziğinde Do Majör dizisi ile kıyaslayan ve Do Majör"e benzeten bazı düşünce sahipleri de vardır, bu tür benzetmeler sadece çargâh makâmı ve do majör arasında değil meselâ buselik makâmı ile la minör, nihâvend makâmı ile sol minör arasında da kurulmaktadır ki bunlarla ilgili de ayrı bir yazı yazmak gerekmektedir.

Çargâh makâmı hakkında yazılan bazı şeyler dikkatimi çekti ve okuyucuyla paylaşmayı düşündüm. Yazılan şey şu: "Bir rivâyete göre peygamber efendimiz Kur"an-ı Kerîm"i çargâh makâmında okumuştur. Bu sebepten ve ona saygıdan dolayı mûsikîmizde bestekârlar çargâh makâmında pek beste yapmamışlardır. Hatta Bilâl-i Habeşî"nin dahî ezanı çargâh makâmında okuduğu rivâyet olunur ".

Konu peygamber efendimiz olunca daha hassas davranmak ve ağzımızdan onun hakkında çıkan söze, onunla ilgili yazdıklarımıza itinâ göstermemiz gerekmektedir. Şimdi bu rivâyeti bir gözden geçirelim ve şöyle bir soru soralım: Bu bilgi nereden ve hangi sağlıklı kaynaktan aktarılmıştır ? Çünkü peygamber efendimizle ilgili sağlıklı ve güvenilir rivâyetlerin yazılı olduğu kaynaklarda böyle bir bilgi yoktur. İkincisi, peygamber efendimizin bu okuyuşunu dinleyip, okuduğu makâmın çargâh olduğunu anlayabilecek mûsikîşinas sahabe kimdi veya asr-ı saadet döneminde bu derece mûsikîden anlayan bir sahabe var mıydı ? Çünkü Rasûlullah efendimizin Kur"an okuduğu makâmın çargâh olduğunu anlamak gerçekten öyle sıradan bir müzik bilgisiyle mümkün değildir. Daha da önemlisi, o dönemde çargâh makâmı bugünkü şekliyle mi kullanılmaktaydı, bırakalım bugünkü şekliyle kullanılmasını, çargâh diye bir makam var mıydı, biliniyor muydu ?

Üçüncüsü, bu rivâyet gerçekse eğer, bilâkis bütün İslâm bestekârlarının O"nun sünnet-i seniyyesine uymak ve bir sünnetini ihyâ edebilmek için çargâh makâmını daha fazla kullanmaları ve bu makamdan bolca eser vermeleri beklenirdi. Çünkü Efendimiz, O"nun bir sünnetini ihyâ edenin cennette kendisiyle birlikte olacağını müjdelemiştir. Bu fırsatı hangi müslüman bestekâr kaçırmak isteyebilir ki ?

Ayrıca peygamber efendimiz, Kur"ân"ı günümüzde hâfızlık yarışmalarında okunduğu gibi, ses ve okuma güzelliğini ortaya koymak maksadıyla okumamış, onu ümmetine öğretmek maksadıyla genellikle konuşur gibi okumuştur. Peki Bilâl-i Habeşî"nin ezanı çargâh makâmında okuduğu rivâyetine ne demeli ! Bu büyük sahabenin ezanı çargâh makâmında okuduğuna kim şâhit olmuş, bu bilgi hangi kaynakta var o da belli değil. Yani birileri mesnedsiz sallamış.

Lütfen uydurmayalım ve bu uydurmalarımıza peygamber efendimizi karıştırmayalım, sağlam bir bilgi ve belgeye dayanmadan karıştırıyorsak eğer başımızı daha büyük derde soktuğumuzu unutmayalım. Hele bir de bu mesnedsiz rivâyet, yazılan kitaplarda, makalelerde, konferanslarda tekrar ediliyorsa bu yanlış ve uydurma bilginin halk arasında yaygınlaşmasına sebep olunuyor demektir ve bu da kişiyi büyük bir vebal altında bırakabilir. Ayrıca bu durum III. Selim"in "ilm-i şerîf-i mûsikî" diyerek yücelttiği, İslâm filozoflarının "yüksek ilimlerden" kabul ettiği mûsikînin ve bu mûsikî üzerinde çalıştığını ortaya koymaya gayret edenlerin veya kendini mûsikî konusunda ehil zannedenlerin ciddiyetine de halel getirir. Mûsikîmizde zaten yeterince aslı astarı olmayan ve adına "bilgi" denemeyecek şeyler, uydurma rivâyetler var, lütfen bir de bunları karıştırmayalım.

11 years ago
Peygamberimizin Kur"ân"ı çargâh makâmında okuduğunu kim söyledi?
Tereddüt ve tedbir: Libya’nın kaybı
Neden Şimdi?
Tevhid risalesi yazan Milli Eğitim Bakanı
Bir Başka Mesele: Kadın ve erkeğin ince ayarları bozuldu
Omelas’ı bırakıp gitmeyenler..