Dünya Üstün Yetenekli Çocuklar Konseyi Başkanı Prof. Dr. Wu-Tien Wu, "Üstün yetenekli çocuklar büyüyünce ya Einstein olur ya da Hitler" diyor.
Bu tanımlama bize uymuyor yani bizim için geçerli değil.
Bizde eğitim sistemi, insan eğiten değil, insan öğüten bir değirmen gibidir.
Üstün zekalı çocuklar, ilkokulların 50 kişilik sınıflarında önce normalleştirilir.
Orta öğretimde at gözlüğüyle bakmaya alıştırılır.
Üniversitede ise, eğer kazandıysa ve kız ise bir de başı kapalıysa önce başörtüsü çıkarttırılır.
Sonra diğer öğrenciler gibi 4 yıl sonra katılacağı işsizler ordusu için hazırlanır.
***
Eğitim sistemimizi bundan güzel anlatan bir rapor yoktur.
OECD''nin "Çocuklar İçin Daha İyisini Yapmak" başlıklı raporuna göre Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı''na üye ülkeler arasında "çocukları gittikleri okulu en çok seven millet" Türkler çıktı.
Türkiye ayrıca, eğitim, sağlık, dayak dahil çocuklara ilgi, özen ve bakımın altı ölçütle değerlendirildiği araştırmada, Meksika ile birlikte 30 ülkelik sıralamanın en altında yer aldı.
***
Bugün milyonlarca çocuk, yanlış eğitim ve bilgisizlik ve ihmal sonucu okula sıralarında tebeşir tozu gibi ufalanıp normal insan haline dönüştürülüyor.
Çünkü birçok devletin, çocuk yeteneklerini keşfedip onu insanoğlu''na daha yararlı bir üye yapma gibi bir derdi yok.
İşte bu dertten yola çıkan Şükrü Murat Cebeci kendisi gibi düşünen 3 arkadaşı ile çekirdek kadro oluşturarak Üstün Zekalılar Enstitüsü''nü kuruyor.
***
Dünyada üstün zekalılar eğitimini en iyi veren ülke olarak bilinen İsrail''e giderek eğitim modellerini araştıran Şükrü Murat Cebeci, Hacettepe Üniversitesi Nükleer Enerji Mühendisliği''ni bitirdikten sonra master eğitimini Fatih üniversitesi Fizik Bölümü''nde tamamlayıp, doktora eğitimine Boğaziçi Üniversitesi Fizik Bölümü''nde devam etmiş.
Boğaziçi Üniversitesi''ndeki asistanlık görevini bırakarak üstün zekalılar eğitimine yönelen Şükrü Cebeci, Dünya Üstün Zekalılar Kulübü Mensa''nın Türkiye''deki bir kaç üyesinden biri.
Dünyada üstün zekalılar eğitiminde teorikte ve pratikte en çok çalışma yapılan Connecticut Üniversitesi''nde üstün zekalılar eğitmeni sertifikasını almış.
***
Üstün zekalı çocukları elmasa benzeten Cebeci, "Bu eğitim sistemi ile elması kaldırım taşı olarak kullanıyoruz" diyor ve bu duruma haklı olarak isyan ediyor.
Üsküdar''da faaliyete geçen enstitüde 9 aylık eğitim programı eylülde başlayacak. Hedef kitle 1-6.sınıf arası çocuklar.
İlgilenenler (http://www.ustunzekalilar.org) internet sitesine bakabilirler.
***
Dünya nüfusuna göre, üstün zekalı çocukların oranı yüzde 2,5-3.
Bu oran milletten millete göre değişmiyor.
Örneğin Afrika''daki üstün zekalı çocukların oranı ne ise Amerika''daki çocukların oranı da aynı. Bu oran ülkemizde de aynı.
Ortalama her 50 çocuktan biri üstün zekalı.
Bu konuda Türk-Kürt ayrımı da yok.
Başı kapalı diye kız öğrencilerin kazandığı üniversiteye sokulmadığı bir ülkede, üstün zekalı çocukların geleceğini düşünmek ne kadar lüks kaçıyor değil mi?
"Ekonomik açılım", "demokratik açılım" derken, en büyük açılımın eğitimde olması gerektiğini unuttuk. Daha doğrusu bazı üniversitelerde, eğitime hak kazandığı halde kayıt için gelen kız öğrencilerin başörtülerinin zorla çıkarılmasıyla bu açılımın önce üniversitelerden başlaması gerektiğini hatırladık.
Ağustos ayı ihracat rakamlarını Hakkari''nin Yüksekova ilçesinde açıklayan Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, "Biz yaraları saracak, hasta bünyeyi onaracak antibiyotiği temsil ediyoruz" diyor.
Başkan mütevazı davranmış; teröristi dağdan indirecek tek TİM''in kendileri olduğunu gayet iyi biliyor.
