17-25 Aralık darbe girişiminin bir hedefi de, kız çocuklarına sağladığı eğitim imkanlarının yanı sıra onlara barınacakları ortamlar sunan ve edebiyat, müzik, spor ve yabancı dil gibi önemli alanlarda kızları destekleyen Türkiye Gençlik ve Eğitime Hizmet Vakfı (TÜRGEV) oldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan ve kızı Esra Albayrak’ın da yönetimde yer aldığı TÜRGEV’i bir dizi asılsız iddiayla karalamaya çalışan paralel yapı, bu süreçte çocukları üzerinden Erdoğan’a ulaşmayı hedeflemişti.
Polis fezlekelerinde TÜRGEV’in bir “suç örgütü” olarak resmedilmesi, çocukları üzerinden Erdoğan’a yönelik darbe girişiminin açık bir hamlesiydi. O dönemde Başbakan olan Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan ve iş adamları 25 Aralık’ta gözaltına alınmak istendi. Toplum nezdinde Bilal Erdoğan’ı itibarsızlaştırmak için TÜRGEV’i de hedef tahtasına oturtan medya organları, düzenli olarak vakfın hazine arazilerini usulsüz yoldan elde ettiğine ilişkin haberler yaptı. Bilal Erdoğan hakkındaki iddiaların hiçbiri kanuni olarak suç teşkil etmiyordu. Ancak paralel yapının amacı Bilal Erdoğan üzerinden Recep Tayyip Erdoğan’ı itibarsızlaştırmaktı.
SOMA İLE VURMAK İSTEDİLER
Birbiri ardına pek çok iftiranın atıldığı TÜRGEV, Soma Holding patronu Alp Gürkan’la da ilişkilendirildi. CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, 2013 yılında Soma Holding’in TÜRGEV’e bağış yaptığını iddia etti. Sırf bu bağış nedeniyle Soma faciasında hükümetin Soma Holding’in üzerine gitmediği iftirası atıldı. TÜRGEV, Soma Holding’den kendilerine bir kuruş bağış gelmediğini açıklamasına rağmen, algı operasyonu ısrarla sürdürüldü. TÜRGEV’in 1,5 yılda 104 adet taşınmaza sahip olduğu da iddia edildi. Daha sonra vakıftan yapılan açıklamayla 104 taşınmazın da kuru iftira olduğu belgelendi.
KIZLAR İÇİN EĞİTİM İMKANI
Oysa TÜRGEV, kızların eğitimi konusunda son derece önemli bir görev üstleniyor. Kız çocuklarının özellikle üniversite tercihi yaparken ailelerinden uzak yerde bir okulu seçmesinin ailelerde ortaya çıkardığı kaygıyı gidermek için kolları sıvayan TÜRGEV, kızlar için güvenli yurtlar oluşturuyor. Böylece kızlar üniversite tercihlerini sınırlama olmadan yapabilirken, aileler de kızlarını güvendikleri bir kuruma emanet etmiş oluyor. TÜRGEV, sadece barınma imkanı sağlamakla da kalmıyor, eğitim süreci boyunca kızları akademik anlamda da destekliyor.
TÜRGEV’in sivil bir yapılanma olduğunu belirten vakıf başkanı Arzu Akalın, paralel yapının, eğitim gibi bir alanda tek olmak ve bu alana kendileri dışında başka alternatif girmesini engellemek için TÜRGEV’i tasfiye etmek istediğini ifade etti. Kızların eğitim hayatına verilen desteğe yönelik herhangi bir iftira atılamadığı için TÜRGEV’in güvenilirliğinin üzerine gidildiğini belirten Akalın, bu operasyonların tutmadığını, aksine vakfı daha da güçlendirdiğini söyledi. Öğrenci ve ailelerin bu dönemde desteğinin daha da arttığını belirten Akalın, öğrenci sayısının 2 binden 4 binlere ulaştığını dile getirdi.