Osmanlı İmparatorluğu döneminde 2. Abdülhamit’in davetlisi olarak İspanya’dan İstanbul’a gelen dönemin önemli kadın hakları savunucularından ve aynı zamanda müzisyen Esmeralda Cervantes Birleşmiş Devletler tarafından desteklenen Türkiye ve İspanya Medeniyetler İttifakı, İspanya Ankara Büyükelçiliği ve İstanbul Cervantes Enttisüsü’nin düzenlediği Barselona Üniversitesi İş birliğiyle yürütülen ortak bir projeyle iki ülke arasında anılıyor.
Geçtiğimiz yıl Barselona’da “Çağın Ötesinde bir kadın: Esmeralda Cervantes/ Clotilde Cerdá’ “sergisinden sonra Esmeralda Cervantes 16 Aralık’ta İstanbul'da anılacak. Barselona Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Nesrin Karavar, İspanya Kültürlerarası Diyalog Büyükelçi Ramon Blecua sorularımızı cevaplandırdı.
Esmeralda Cervantes 15 yaşından itibaren Küba’dan İstanbul’a birçok ülkeye davet edilip konserler verdiği ve yaşadığı için kampüs içerisinde araştırmacı olarak bulunduğumuz Katalunya Unesco Kadın, Kültür ve Kimlik Çalışmaları, ADHUC cinsiyet teorileri ve çalışmaları araştırma merkezi farklı ülkelerle bağlantılı olarak çalıştığımız kapalı bir proje idi.
Ben de projenin 1890-1893 yılları Osmanlı imparatorluğu sorumlusu idim. Adile Sultan Divan’ı üzerine İsviçre merkezli Barselona Pompeu Fabra Üniversitesi içerisinde bulunan bir araştırma merkezinde araştırma yaptığım için Esmeralda Cervantes’in keşfi elbette Adile Sultan araştırması için de ciddi kapılar açtı İspanya’da.
1893 Şikago Dünya Fuarı’nda ‘Türk kadın eğitimi ve edebiyatı’ isimli konuşmasını II. Abdulhamid dönemini överek yaptığında hem kendi ülkesi İspanya hem de Güney Amerika’dan Avrupa’ya tüm dünya basınında büyük yankı uyandırdı.
Şikago Dünya Fuarına aslında İspanya kadınlarını temsil için ve arp konseri için davet edilmişti ama birden sürpriz bir şekilde İspanya’yı temsil etmesine rağmen II. Abdulhamid’in isteği ile Türk kadınının eğitim hayatı ve edebiyat dünyası ile ilgili sunum yapması dönemin Kuzey Amerika arşivlerine girdiğimizde ciddi bir yankı uyandırdığını görüyoruz.
Esmeralda Cervantes’in profili II. Abdulhamid’in yasaklı, kanlı, kadınların hiçbir hakkı olmadığı bir imparatorluk ile uyuşmuyordu: Esmeralda İspanyol burjuvasıne ait, ressam ve İspanya kraliçesi II. Isabel’in çok yakın arkadaşı olan bir anne tarafından yetiştirilmiş üst düzey mason bir aileye mensuptu.
Ve elbette tahmin edeceğimiz gibi en çok ilgi gören, eleştiri alan bölümde bu oldu. Birçok yorumda ‘kanlı’ II. Abdulhamid dönemini olumlu gösterdiğimiz, harem hayatını, Osmanlı kadınının tüm haklara sahip olduğu, dergilerinin, romanlarının, kültür hayatının oldukça üst düzeyde olduğu izlenimini vermeye çalıştığımız gibi eleştiriler aldık.
İSLAM KADINLARINI ANLATTI
Bu yazılarda Fatma Aliye’nin ‘İslam Kadınları’ kitabından bahsederek en iyisinin sözü Türk kadınına bırakmak olduğunu ve bu kitaptan alıntılar yaparak bir süre yayınladı İspanyolca olarak. Bu da elbette elimize Esmeralda’nın II. Abdulhamid tarafından finanse edildiği için Şikago’da bizim adımıza o konuşmayı yapmadığını, aksine gerçekten tecrübeleriyle üç yıl yaşadığı İstanbul’da gördüklerinden sonra olduğunu gösteriyor. 2022 yılı XIX. XX. yüzyıl kadın edebiyatı dersime Fatma Aliye’nin ‘İslam Kadınları’ kitabını koydum.
Ayrıca İspanya’nın çok önemli bir yayın evi ile Fatma Aliye’nin romanlarının tercümesi için görüşmeler yapıyorum. İki ülke arasında programın başlığını ‘Medeniyetler İttifakı: Esmeralda Cervantes’ laboratuvar dışına yeni çıkmaya başlamış olan bu konunun aslında toplumları ne kadar ilgilendirdiğini gösteriyor.
SANAT VE KÜLTÜR ORTAK DEĞER
Türk ve İspanya ilişkileriyle yakından ilgilendim
Medeniyetler İttifakı olarak İstanbul’un dünyasının en çok satan kitaplarından Don Kişot gibi bir eserde isminin geçmesi elbette iki ülke arasında çok önemli edebi bir ortaklık. Dünya da hangi şehir Don Kişot’ta isminin geçmesini istemezdi ki! Geçen hafta Sevilla’da iklim değişikliği, dijitalleşme dönemi, yapay zekâ, dünya barışı gibi konuların ele alındığı üç günlük uluslararası bir program düzenledim. Medeniyetler İttifakı eğer yeni dünya barışında rol almak istiyorsa bu konuların liderleri arasında yer almak zorunda.
Mesela, eğer kadın çalışmalarına girmemiş olsaydık Esmeralda Cervantes gibi iki ülke arasında 1893 yılında başlattığı medeniyetler ittifakı çalışması ile ilgili bu programı düzenlememiş olmayacaktık. Kasım 2021 yılında Ankara’da Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve İspanya başbakanı Pedro Sanchez tarafından gerçekleştirilen ve medeniyetler ittifakına da değinilen görüşme Esmeralda Cervantes’in 1893 yılında Şikago kongresinde verdiği konuşmanın bir devamı niteliğinde aslında.
İki Carventes’in İstanbul yolculuğu
İspanya Büyükelçiliği ve İspanya Medeniyetler İttifakının Kadıköy’ü seçmeleri de Fatma Aliye’nin Göztepe’de yaşamış olması idi. Ayrıca arşivlerde Esmeralda’nın Kadıköy’de bir dinletisi olduğuna rastlamıştım. Ama elbette, Pera yani Beyoğlu bölgesi hem Miguel de Cervantes hem de Esmeralda’da geçen ortak semt. Saray olarak ise dönem farklılığından dolayı Miguel de Cervantes’te Topkapı sarayı, Esmeralda da ise Yıldız sarayı geçiyor.
Bu konu ile ilgili proje dahilinde iki çeviri yapmıştım. Cervantes, Osmanlı ve Türkler ile ilgili. Sanıyorum yayınlanmadılar daha sonra İstanbul belediyesi el değiştirdiği için. Bakalım, amacımız İstanbul’u dünya edebiyat şehirleri arasına koymak. 2023 yılı kitap ayı olan Nisan ayında bununla ilgili Barselona üniversitesinde bir ay sürecek sergi ve paneller yapacağız.